tds_thumb_td_300x0
Film Önerisi: Ali ve Nino
İlk film yorumumu fazla beklentimin olmadığı lakin sonrasında aşırı beğendiğim bir film ile yapmak istedim. Ali ve Nino.. 
Sen Anlat Karadeniz sayesinde dile gelen bir hikaye aslında. Leyla ile Mecnun, Ferhat ile Şirin, Aslı ile Kerem gibi kalıplaşmış iki aşık Ali ve Nino.
Biri Azeri biri Gürcü, biri Müslüman biri Hristiyan olmakla beraber aşkın engel tanımamazlığını belirtiyor bana göre. Birbirlerine olan sevgileri, bağlılıkları çok hoş ve filmde de bunu iyice hissediyorsunuz. Birazcık Ali ve Nino’nun hikayesinden bahsedelim.
Bakü’de Doğu ve Batı iç içe ama bir taraftan da karşı karşıya yaşamlarını sürdürüyorlardı. Müslüman olan Ali Han Şirvanşir ile Hristiyan olan Nino Kipiani okul yıllarında birbirlerine aşık olurlar. Liseyi bitirdikten sonra Ali Nino’ya evlenme teklif eder. Nino, başlarda tereddüt eder. Ama Ali, ona hareminin bir parçası olmayacağını garanti edince ikna olur. Ali’nin babası, evlilik fikrini destekler ancak Nino’nun babası evliliği ertelemeye çalışır. Nihayetinde evlenirler lakin sorunlar peşlerini bırakmaz. Birlikteliklerini sürekli kaçarak yaşarlar. Tam her şeyi yola koyduk ve mutluyuz dedikleri anda savaş çıkar ve Ali ülkesini savunmak için savaşa gider ve 24 yaşında ölür. Nino ise kızıyla beraber Paris’e kaçtı ve bir daha Bakü’ye hiç dönmedi.

Filmin konusunu az çok anlamışsınızdır diye düşünüyorum, çok üzerinde durmuyorum o yüzden. Film oyunculuk, çekim açıları vb. bakımlardan çok iyiydi yani en azından benim gözüme batan bir kısım olmadı.

Filmden fazla beklentim olmadığını yazmıştım en başta bunun sebebi oyuncuları fazla incelemeden peşin hüküm vermem oldu. İsimlerini daha önce duymadığımdan dolayı böyle bir konuya sahip olan ben filmi düzgünce taşıyamayacaklarını düşünmüştüm ama kendimle çeliştim. Filmi çok güzel taşımışlar. İsimlerini daha önce duymadım dedim ama bu her oyuncu için geçerli değil. Halit Ergenç gibi usta ve Ekin Koç gibi kaliteli oyuncu olma yolunda emin adımlarla ilerleyen ve Numan Acar gibi tanıdık oyuncularımız da filmde bulunmakta.
Filmi izlemenizi gönülden isterim açıkçası. Duygusal dönemlerinizde iseniz ağlamak için işe yarayan bir film. İyi seyirler 😉
Bollywood’un Diğer Yüzü: Kadın Kahramanlar

BOLLYWOOD’UN DİĞER YÜZÜ ‘’KADIN KAHRAMANLAR’’ :

Hep erkek kahramanların insanları kurtardığı hikayelere ve filmlere aşinayız değil mi? Fakat gerçek hayat kadın kahramanlarla dolu. Bollywood, Batı’ya açıldıktan sonra daha fazla kadın gücünün vurgulandığı filmler yapmaya başlamıştır. Bu yüzden sizlere birbirinden güzel, etkileyici, kadınların gücünün vurgulandığı filmler önermek isterim. O zaman başlayalım.

1. MOM (ANNE / 2017) :

” Tanrı her yerde değil. Bu yüzden anneyi yarattı. ”

 

Devika (Sridevi), üvey kızı Arya’ nın ( Sajal Aly) okuduğu lisede biyoloji öğretmenliği yapmaktadır. Devika şefkatli bir anne olmasına rağmen Arya, üvey annesine karşı mesafelidir. Talihsiz bir gece Arya arkadaşlarıyla gittiği partiden dönerken 4 kişinin tecavüzüne uğrar. Adalet sistemi başarısız olur ve suçlulara ceza vermez. Devika bu adaletsizliğe dayanamaz ve kızı için adaleti kendisi sağlamak ister. Mesleğinin de getirmiş olduğu bilgilerle ve dedektif Daya Shankar Kapoor ( Nawazuddin Siddiqui) ile işbirliği yaparak büyük bir intikam planı hazırlar. Bu planı polis memuru Matthew Francis ( Akshaye Khanna) öğrenir ve ikilinin suç işlemesini önlemek için peşlerine düşer. İntikam ateşiyle yanıp tüten Devika’ nın ise durmaya hiç niyeti yoktur. Bir annenin ne kadar ileri gidebileceğini anlatan muhteşem bir film. Şiddetle tavsiye ediyorum.

2. QUENN (KRALİÇE / 2013) :

”Hintliler her şeyde en iyidir. Öpüşmede bile en iyidir. Emraan Hashmi’yi hiç duymadınız mı? ”

 

Rani (Kangana Ranaut), üniversite okumuş fakat ataerkil bir toplumda büyümüş, geleneklerine sıkı sıkıya bağlı bir kızdır. İngiltere’ de okumuş, despot nişanlısı Vijay, Rani’ nin üzerinde çok baskı uygulamaktadır. Rani’ nin mesleğini yapmasına izin vermez ve her dediğini yaptırmak ister. Çift evlenmeye karar verir ve düğün hazırlıkları başlar. Düğüne 2 gün kala Vijay, Rani’ ye evlenmek istemediğini söyler ve düğünü iptal eder. Buna çok üzülen Rani, önceden planladıkları balayına tek başına çıkmar ister ve Paris’e gider. Yaşadığı şehirden bile dışarı çıkmayan Rani için Paris çok korkutucu olur. Tesadüfen Vijaylaksmi (Lisa Haydon) ile tanışır ve arkadaş olurlar. Vijaylakshmi, Rani’nin tam tersine açık kıyafetler giyinen, eğlencesine düşkün özgür bir kadındır. Rani, Vijaylakshmi sayesinde özgürlüğü tadar ve tek başına Amsterdam’a gider. Orada birbirinden sevimli 3 erkekle aynı odada kalır. Aleksander, Tim ve Taka ile yaşadığı maceralar Rani’ yi bambaşka biri yapar ve Hindistan’a gerçek anlamda özgürlüğü tatmış, kendi kararlarını kendisi verebilen bir birey olarak döner. Bu eğlenceli ve tatlı filmde arkadaşlığın, aşkın ve özgürlüğün önemini göreceksiniz. Biraz gülümsemek istiyorsanız tam size göre bir film. 

3. NEERJA (2016) :

” Bazen tutkumuzun bedelini en ağır şekilde öderiz ama ben işimi seviyorum. ”

Bu sefer kahramanımız dünyaya dair umutları yeşertecek kadar fedakar ve inanılmayacak kadar cesur: Neerja Bhanot!

Neerja (Sonam Kapoor), 23 yaşında boşanmış bir kadındır. Modellik yapan Neerja, Pan American Airways havayolu şirketine kabin memurluğu için başvurdu. İşe alınan Neerja, göreve başladıktan 6 ay sonra başına gelecek trajik olaydan habersizdi. 1986 yılında Pakistan’dan Frankurt’a giden bir uçakta görevliyken, uçağa şüpheli 4 kişi biner. Adamların terörist olduğunu anlayan Neerja, pilotlara gizli bir kod gönderir ve pilotlar acil yardım kapısından kaçar. 360 yolcu ve teröristlerle başbaşa kalan Neerja içinde çocukların da bulunduğu yolcular için her şeyi yapmayı göze alır. İzlerken gözyaşlarınızı tutamayacağınız gerçek bir hikaye. Şiddetle tavsiye ediyorum. 

4. ENGLISH VINGLISH (İNGİLİZCE MİNGİLİZCE / 2012) :

” Erkek yemek yaptığında, sanat oluyor. Kadın yaptığında ise, görevini yapmış oluyor. ”

2 çocuk annesi ev kadını olan Shashi’ nin (Sridevi) tüm hayatı eşi ve çocuklarıdır. İngilizce bilmeyen Shashi, her gün kocası ve çocukları tarafından alay konusu olur. Bu duruma Shashi çok üzülür fakat eşine ve çocuklarına belli etmez. Bir gün Shashi, yeğeninin düğünün hazırlıklarını yapmak için Amerika’ya gider. Orada da İngilizcesiyle dalga geçildiğini gören Shashi, İngilizce dil kursuna gider ve kendini tanıma süreci başlar. Bu eşsiz filmde öğrenmenin yaşı olmadığını, kendine güveni ve sevginin gücünü göreceksiniz.

5. HIGHWAY (OTOYOL / 2014) :

” Beni getirdiğin yer var ya… Oraya geri dönmek istemiyorum.
Gittiğimiz yerse… Oraya da gitmek istemiyorum.
Ama bu yol… Çok güzel. Bu yolun hiç bitmemesini istiyorum. ”

Nişanlısıyla birlikte ıssız bir yolda arabayla dolaşan Veera (Alia Bhatt), bir grup çete tarafından kaçırılır. İlk başta korkmaya başlayan Veera çetenin bir üyesi olan Mahabir’e (Randeep Hooda) ilgi duymaya başlar. Evinde özgür hissetmeyen Veera kaçırılınca gerçek özgürlüğü tadar. Küçükken amcası tarafından birçok kez tacize hatta tecavüze uğrayan Veera, kendini ilk defa bir yabancıya ifade eder. Mahabir ile hayallerini yaşamaya başlar, yaşadıklarını atlatmaya başlar. Artık Mahabir sayesinde çok güçlü, özgür ve kendi kararlarını kendisi veren bir bireye dönüşür. Kimi zaman güldüren ama çoğu kez ağlatan bu filmi şiddetle tavsiye ediyorum.

Yeni Başlayanlar İçin Rehber: Marvel Sinematik Evreni Film İzleme Sırası!

Milyonlarca hayranı bulunan Marvel evreninin çizgi romanlardan sonra sinematik dünyada da hızla popülerleştiğini biliyoruz. Bu evrende sayısız süper kahraman olsa da beyaz perdeye aktarılanlar sayılı. Bu yazıda “Marvel filmlerini izlemek istiyorum ama nerden başlasam bilmiyorum.” , “Filmlerin hepsini karışık izlediğim için hiç bir şey anlamadım.” , “Tekrar izlemek istiyorum, bunların sırası neydi?” diyenler için, Marvel sinematik evreninin sadece filmlerini kronolojik olarak, izleme sırasına göre sıralayacağım. Bu yazıdan sonra izlemeye başlarsanız, şimdiden iyi seyirler! Çok geç kaldınız benden söylemesi…

1- Captain America: The First Avenger

Askeriyeye katılmak isteyen fakat çelimsiz ve güçsüz bulunduğu için uygun görülmeyen Steve sonunda özel ve çok gizli bir araştırma projesine gönüllü olarak katılır ve orduya girmeyi başarır. Bu gizli deney ve üzerinde uygulananlar sayesinde, süper güçlere ve lider özelliklerine sahip cesur bir kahramana dönüşür… Steve Rogers artık Amerikanın en güçlü ve yenilmez kahramanı olacaktır.

2- Iron Man

Tony Stark, hem mühendislik dahisi hem de bir playboydur. Kendi ülkesinde füzeler ve silahlar üretmektedir. Afganistan’da yeni silahını tanıtırken teröristler tarafından esir alınır ve yaralanır. Onu kaçıranlar, kendileri için bir füze yapmasını isterler. Tony ise bunun yerine zırhlı bir giysi yaparak esir tutulduğu yerden kurtulur. Tony’nin hayatı ise artık tamamen farklı bir şekle bürünmüştür. Bu durumla baş etmeye çalışacaktır.

3 – Iron Man 2

Tony Stark Iron Man’in ta kendisidir ve bu özelliğini bütün dünya ile paylaşmıştır. Teknolojisini ise orduyla ve hükümetle paylaşması için iktidar, basından ve halktan baskı gören Tony, bilginin yanlış ellere geçmesinden korktuğu için Iron Man zırhının sırrını açıklamaz. Beraberinde Pepper Potts, ve James Rhodey Rhodes ile birlikte, Tony yeni ittifaklar kurar ve yeni büyük düşmanlarla savaşır.

4- The Incredible Hulk

Bilim adamı Bruce Banner bir türlü bastıramadığı öfkesinin panzehirini bulabilmek için dünyanın her yerini gezer. Ama ondaki güçlerden yararlanmanın hayalini kuran savaş yanlıları, ne onun ne de canından çok sevdiği kadın olan Betty’nin peşin bırakmazlar. Zeki doktorumuzun peşinde bir düşman vardır; Abomination. Bu canavarın güçleri Hulk’un güçleriyle birebirdir. Ülkeyi yıkıma uğratacak bu felaketten kurtarmak isteyen Bruce Banner, kendi içinde açığa çıkmayı bekleyen gizli kahraman/canavardan bir kez daha yardım almak zorundadır. Bundan sonraki hayatını ya Bruce Banner olarak huzur içinde geçirecek ya da kalıcı olarak yeşil canavara, Hulk’a dönüşecektir.

5- Thor

Düşüncesiz tavırları yüzünden bir savaşı tekrar başlatan Odin’in oğlu, güçlü ve kibirli yarı tanrı Thor, Odin tarafından dünya’ya sürgün edilir ve sadık çekici de onunla birlikte onu hak edecek erdemliğe tekrar ulaşana kadar mühürlenir. Dünyada insanlar arasında yaşamaya mecbur bırakılmıştır. Ait olduğu dünyanın en tehlikeli kötü adamı, kardeşi gibi gözüken ama arkasından kuyusunu kazan Loki, karanlık istila güçlerini Dünya’yı ele geçirmek için yollayınca kahramanımız Thor, gerçek kimliğini ortaya koyma pahasına savaşır.

6- The Avengers

SHIELD örgütünün başındaki isim Nick Fury, tüm dünyanın güvenliğine karşı büyük bir tehdit oluşturan bir düşmanla karşı karşıya kalır. Fury, dünyayı yaklaşan bu felaketten kurtarmak için en cesur ve en ‘süper’ kahramanlardan oluşan bir ekip kurar.

7- Iron Man 3

Üçlemenin son filminde, kahraman ve mucit olan Tony Stark, bu sefer gücü sınırsız bir düşmanla, Mandarin ile karşı karşıya geliyor. Yarattığı silahları, zırhları başka amaçla kullanmak isteyen düşmanlarından sonra kendisini bir çöküntü içinde bulan Tony Stark’ın, sevdiklerine daha fazla zarar gelmeden bu işe bir son vermesi gerekmektedir.

8 – Thor: The Dark World

Babası tarafından güçleri elinden alınarak dünyaya sürgün edilen Thor çekicini yeniden kullanarak kendi hükümdarlığı olan Asgard’a geri dönme onuruna nihayet ermiştir. Thor’un macerası dünyayı ve 9 Diyarı, karanlık bir düşmandan kurtarmak için verdiği savaşla devam ediyor. Thor, evrenin her yerinde düzeni yeniden sağlamak için savaşıyor ama intikam peşindeki Melakith’in başını çektiği bir yarış, kainatı yeniden karanlığa döndürmek için geri dönüyor. Odin ve Asgard’ın bile karşı koyamadığı bir düşmanla karşı karşıya gelen Thor şimdi en tehlikeli yolculuğuna çıkıyor. Bu yolculuk, onu Jane ile yeniden birleştirecek ve bizleri kurtarması için her şeyini feda etmek zorunda bırakacak.

9- Captain America: The Winter Soldier

Yenilmez kahramanımız 90larda geçen ilk filmden sonra günümüzde geçen bir devam filmiyle geri dönüyor. Steve Rogers, SHIELD örgütü ile işbirliği içinde dünyaya ayak uydurmaya çalışıyor. Öykü bu sefer sosyalist dönem Rusya’sına uzanıyor. SSCB döneminde özel kuvvetler içerisinde gizli deneylerle alıkonarak yetiştirilen ve Winter Soldier (Kış Askeri) adı verilen bir adam kiralik katil düzeninde bir ölüm makınasıdır. Beynindeki tüm anılar, bilgiler silinerek bir katile dönüştürülmüştür. Kaptan Amerika yanına yeni tanıştığı dostu Falcon’u ve Kara Dul’u da alıp bir güç koalisyonu oluşturarak bu düşmanla bir savaşa girerler. Fakat bu askerin asıl kimliği Steve’i zora sokacak kararlar vermeye zorlayacaktır.

10- Guardians of the Galaxy

Galaksinin Koruyucuları, evreni ele geçirmek isteyen düşmanları durdurmaya çalışan hapishaneden kaçan bir grup suçlunun hikayesini konu ediyor. Star-Lord lakaplı maceracı Peter Quill, esrarengiz bir küreyi çalınca güçlü ve hırslı bir kötü adam olan Ronan’la karşı karşıya gelir. Ronan’ın amacı küreyi ele geçirip evren için tehdit oluşturmaktadır. Quill, ondan kurtulmak isterken kendisini birbiriyle hiç bir ilgisi olmayan uyumsuz bir ekibin içerisinde bulur; tehlikeyi yok etmek isteyen Star-Lord, silahlı bir rakun Roket, Rakun’un  yoldaşı olan ağaç Groot, tehlikeli yeşil kadın Gamora ve intikam hırsıyla yanıp tutuşan Yokedici Drax ile bir maceraya atılırlar. Galaksinin Koruyucuları olarak anılan bu beşli, evren için gerçekten tehlike arz eden bu kürenin gücüne ve peşindeki düşmanlarına karşı ne yapacaktır?

11 – Guardians of the Galaxy vol 2

“Galaksinin Koruyucuları 2” filminde ekip uzayın farklı noktalarına yolculuklar ederken bir yandan da galaksiyi korumak adına farklı maceralara girer. Koruyucular, artık aileleri haline gelen ekipte birbirlerini düşmanlara karşı korumak için savaşırken, Star-Lord olan Peter Quill’in gizemli geçmişinin sırları da çözülmeye başlıyor. Babasına kavuşan Peter’ı beraberinde hiç ummadığı olaylar bekliyor.

12- Avengers: Age of Ultron

Diğer filmlerden farklı olarak bu film, kahramanlarımızın ilişkilerine, duygusal dünyaları ve derinine iniyor.. Iron Man, barışın sağlanması için bekletilen bir sistemi yeniden başlatmak ister ve bir yapay zeka yaratıp dünyaya barışı getirmeye çalışır fakat Robot kontrolünden çıkıp dünyayı ele geçirmek ister. İşler hiç de Tony’nin umduğu gibi gitmeyince Avengers tekrar bir araya gelir. Ultron acımasızlığıyla ilerlemekte ve insanoğlunun soyunu tüketmek için korkunç planlar peşindedir. Yenilmezler bir araya gelip savaş başladığında, yeni gizemli karakterler ve gizli ittifaklarla gerilim iyice artar.

13 – Ant-Man

Eşiyle ayrı olan, bir kızı olan ve hapishaneden yeni çıkmış, bir daha hırsızlık işlerine adımını dahi atmayacağına yemin eden Scott Lang arkadaşlarını kıramaz ve büyük bir soygun için hazırlanırlar. Fakat o kadar uğraş verdikleri kasa açıldığında içinde sadece büyülüp küçülmeye yarayan bir kostum vardır. Scott bu kostümün sahibi Hank Pym ile tanışır ve Hank, Scott’ı ant-man olmak için eğitir, kızı ve bu kahramanla bir maceraya atılırlar.

14 – Captain America: Civil War

Serinin çok sevilen iki kahramınını karşı karşıya getiren bu film, soluğunuzu kesecek! Onları bu sefer aynı tarafta izlemeyeceğiz. Age of Ultron’da yaşanan büyük felaketten sonra devlet, daha da kötü felaketlerin önüne geçmek için Avenger’ları kendi bünyesine bağlayıp düzenlemek ister. Şans eseri, Sokovia’da oğlu öldürülen bir anneye rastlayınca kendisini daha da fazla suçlu hissettiği için bu anlaşmayı kabul eden tarafın başında Tony Stark gelir, Avengerlar ikiye ayrılır. Hükümet baskısı olmadan insanlığı korumak isteyen tarafın başında da Captain America vardır. Çok sevdiğimiz Avengerlar ikiye ayrılarak istemediğimiz bir savaşa girerler.

15- Black Panther

Babasının ölümünden sonra Wakanda Kralı olan T’Challa, hakkı olan tahta sahip çıkmak için izole yaşayan ancak teknolojik açıdan ileri seviyede olan halkına geri döner. Ancak güçlü bir eski düşman yeniden ortaya çıktığında, T’Challa’nın yeterliliği, Wakanda’nın ve tüm dünyanın kaderini tehlikeye atan korkunç bir çatışmaya girince test edilir. İhanet ve tehlike ile karşı karşıya kalan genç kral, düşmanlarını yenmek, halkının güvenliğini ve yaşam 17- Doctor Strangebiçimini korumak için müttefiklerini toplamalı ve gücünü serbest bırakmalıdır…

16- Spider-Man: Homecoming

Yenilmezler ile yaşadığı maceradan sonra onların arasına tekrar katılmak için gün sayan Peter Parker, şuanlık sadece mahallesini korumaktadır. Büyük tehdit oluşturacak bir düşman gördüğünde, kendisini Tony Stark’a kanıtlama gayesiyle düşmanın peşine düşer fakat hayatındaki değerli insanlar tehlike içerisindedir.

17 – Doctor Strange

Başarılı, egolu ve kibirli cerrah Stephen Strange, geçirdiği trajik kaza sonucu her şeyi olan ellerindeki sinir hücrelerini kaybederek hiç bir şey yapamayacak hale gelir. Şans eseri, Tibet’te yaşayan ve tüm yaraları iyileştirebildiği söylenen bir büyücünün varlığını öğrenir ve oraya doğru yola çıkar. Fakat kendisini daha büyük mistik güçler beklemektedir.

18 – Thor: Ragnarok

Asgard’dan uzakta, Sakaar gezegeninde hapsolan Thor, buradan çıkmanın yollarını aramaktadır. Bir an önce geri dönüp yıkımın eşiğinde olan diyarını kurtarması gerekmektedir fakat çekici de yanında değildir. Ragnorak kehanetinin zamanı gelmiştir ve büyük kızkardeşi Hela Asgard’ı ve tüm insanları yok etmek istemektedir. Sakaar gezegenindeki arenada dostu Hulk ile karşı karşıya gelir fakat Hulk Bruce Banner’ı alt edip 2 senedir çıkmasına izin vermemiştir, bu yüzden öfke katsayısı tavandır ve Thor’u görmezden gelir. Asgard’ı kurtarmak için sayılı zamanı kalmıştır. Sonunda geri dönen Bruce, kardeşi Loki ve Sakaar’da onu yakalayan eski Asgard savaşçısı bir Valkyrie ile beraber bu garip gezegenden çıkıp Asgard’a giderler ve savaş başlar.

19 – Avengers: Infınıty War

Evrenin yarısını yok ederek barışı ve huzuru geri getireceğini düşünen Thanos, kendine yaptırdığı eldivene sonsuzluk taşlarını toplayarak sonsuz güce ulaşmaya çalışmaktadır. Bütün kahramanlarımız bir araya gelerek evrenin neredeyse sonunu getirecek olan bu büyük felaketi engellemeye çalışırlar.

20 – Ant-Man and the Wasp

Yenilmezlerin savaşında yer aldıktan sonra ev hapsine tutulan Scott Lang hem bir kahraman olmanın sorumluluğunu hem de babalık görevini yerine getirmeye çalışmaktadır. Quantum boyutuna indikten sonra Hank Pym’in yıllar önce kaybettiği eşinin o boyutta hala yaşadığına dair bir ipucu alırlar ve Hank Pym eşini geri getirmek için Scott’tan yardım ister. Bu sırada da Hank Pym’in laboratuvarını ele geçirip kendisini iyileştirmeye çalışan bir düşmanla karşı karşıya gelirler.

Yeni Başlayanlar İçin Bollywood: En İyi Film Tavsiyeleri

   

Dünya’nın en eski sinema endüstrilerinden biri olan Hindistan Sineması (Bollywood), yaptığı sayısız filmle milyonlarca insanı etkisi altına almıştır. Filmlerde aşkın en masum halini de görürüz, acının en yürek yakanını da… Bazen kendimizi rengarenk Mumbai sokaklarındaki bir festivalde buluruz bazen de fakir bir mahallede çocukların oynadıkları bir bataklıkta. Bazense aynı yerde yaşayıp farklı etnik kimlikte oldukları için birbirlerine düşman olan iki ailenin tam ortasında… Belki de yıllar önce New York’a taşınmış Hintli bir ailenin başına gelen olayları görürüz. Özetle Bollywood rengarenktir. Siyah da vardır, beyaz da. Günümüzde pek çok insanın Bollywood’a ön yargıyla yaklaştığını düşündüğüm için size birbirinden güzel film tavsiyelerinden bulunmak isterim. O zaman başlayalım.

1) Kal Ho Naa Ho (Belki Yarın Olmayabilir) (2003) 

     

 Başrollerini Preity Zinta, Shahrukh Khan ve Saif Ali Khan’ın paylaştığı filmde, Naina (Preity Zinta), New York’ta annesi, babannesi ve kardeşleriyle yaşayan üniversitesi öğrencisi, hayata küsmüş, somurtkan bir kızdır. Annesiyle babaannesinin birbirleriyle olan kavgaları, geçim kaygısı, vefat eden babasına duyduğu özlem onu hayata karşı öfkeli bir hale getirmiştir. Hayattaki tek arkadaşı Rohit (Saif Ali Khan) ise Naina’nın tam aksine uçarı, hayatı günü gününe yaşayan, zengin bir genç adamdır. Bir gün ikisinin hayatına Aman Mathur (Shahrukh Khan) girer ve bundan sonra işler tamamen değişir. Aşk için nelerden fedakarlık yapılabileceğini, en yakınınızdaki insanın aslında tanımadığınızı, hayat ne kadar zor olursa olsun asla pes etmemek gerektiğini anlatan muheşem bir yapım. Film başlarda insanı gülmekten yerlere yatırıp biraz sonra ise bir şişe dolusu gözyaşı döktürebilecek bir potansiyele sahip. Her şeye hazırlıklı olun derim ben 🙂 

2) Talaash: The Answer Lies Within (2012)

    

 Romantik komedi sevmeyenlere Aamir Khan’dan dev hizmet: Taalash! Polis müfettişi Surjan Singh Sekhawat (Aamir Khan) ve Roshni Shekhawa (Rani Mukherji) evlilikleri bitme noktasına gelen bir çifttir. Bir gün bu polis müfettişi, öldürülen ünlü bir oyuncunun ölümünü araştırmak için Rosie (Kareena Kapoor Khan) adındaki bir fahişeyle tanışır ve cinayeti aydınlatmaya çalışır. Sekhawat bu olaylar sırasında kendi hayatına dair de pek çok şey bulacaktır. Her sahnesinde merakımın giderek arttığı filmin sonunda ise ekrana böylece bakakalıyorsunuz. Şiddetle tavsiye edilir.

3) Bajrangi Bhaijaan (Sevginin Gücü) (2015)

    

 Konuşamayan küçük bir kız annesiyle birlikte tedavi için Pakistan’dan Hindistan’a gelirler. Küçük kız annesini kaybeder ve kalabalıkta kaybolur. Tam o sırada iyi yürekli bir adam olan Pavan (Salman Khan) karşısına çıkar. Pavan her ne pahasına olursa olsun kızı ailesinin yanına götürmeye karar verir. İzlerken özellikle kızın Pakistanlı olduğunun anlaşıldığı sahnede kahkahalara boğuldum. Pavan ve Munni (Pavan ona bu ismi verdi) arasındaki bağ sizi hem duygulandıracak hem de kahkahalara boğacaktır, garanti ederim. Ayrıca güzeller güzeli Kareena Kapoor da filme ayrıca renk katmıştır. Şimdiden iyi seyirler 🙂

4) Pink (2016) 

       

 Son zamanlarda izlediğim en güzel film olan Pink verdiği mesajlar bakımından tüm dünyada kadına verilen değeri de gözler önüne sermektedir. Başrolünde Bollywood’un efsane ismi Amitabh Bachchan’ın oynadığı filmin konusu kısaca şöyle: Minal, Falak ve Andrea birlikte yaşayan üç bağımsız kadındır. Üç kadın, ortak bir arkadaşları sayesinde Rajveer ve arkadaşlarıyla bir rock konserinde tanışırlar. Konserden sonra akşam yemeği yemeye karar verirler. Rajveer ve arkadaşları bunu bir işaret olarak yorumlar ve Rajveer Minal’e asılmaya başlar. Minal kendini savunmaya çalışırken Rajveer’i vurur ve ölümcül bir şekilde yaralar. Bunun üzerine hakkında bir cinayete teşebbüs davası açılır. Film, masumiyetlerini kanıtlamaya çalışan Minal ve arkadaşlarının yasal savaşını anlatıyor. İzlemeyen kalmasın.

5) Guzaarish (2010)

  

 Bollywood’un efsane ekran ikililerinden Hrithik Roshan ve Aishwarya Rai Bachchan’ın paylaştığı filmde Ethan (Hrithik Roshan) çok ünlü bir sihirbazdır. Bir gösteri sırasında feci bir kaza geçirir ve felç kalır. Ethan bundan sonra yatağa mahkum olarak yaşamak zorundadır. Ethan’ın tüm bakımını yardımcısı Sofia (Aishwarya Rai) üstlenir. Senelerce süren bu duruma dayanamayan Ethan devletten ötanazi (ölüm hakkı) ister. Bu duruma en çok karşı çıkan tabii ki ona yıllarca aşkla bakan Sofia olacaktır. Filmde beni en çok Hrithik Roshan’ın başarılı performansı etkiledi. Sadece yüzünü hareket ettirebilen Ethan’ın yaşadığı acıyı tam anlamıyla hissettim. Bollywood’un en iyi dans eden erkek oyuncusunun filmde sadece yüzünü oyanatabilmesi kendisi için oldukça ilginç bir tecrübe olmuştur diye tahmin ediyorum 🙂

6) Ek Villain (2014)

        

“Nefret nefreti yok etmez, onu sadece sevgi yok edebilir.”

 Goa kentinde yaşayan Guru (Sidharth Malhotra), bir politikacının yanında çalışmaktadır. Guru deyim yerindeyse taş kalpli, geçmişi acılı ve karanlık bir adamdır. Günün birinde Aisha (Shraddha Kapoor) adında sevimli, hayat dolu bir kızla karşılaşır, onunla evlenmek ister ve Mumbai’ye taşınır. Ancak bir gün beklenmedik şekilde Aisha bir seri katilin kurbanı olunca Guru için yeniden bir dönüm noktası olacaktır. Guru bir yandan karısının intikamını almaya karar verir diğer yandan da Aisha’nın anılarıyla acı çeker. Filmde sürekli bir geçmişe dönüp anıları hatırlama durumu var. İzlemek isteyenler mendilleri hazırlasın 🙂

7) Ta Ra Rum Pum (2007)
     
 Sıcacık bir aile filmi mi izlemek istiyorsunuz? Cevabınız evet ise sizi hemen şöyle alalım. Konusuna gelirsek ailenin babası çok ünlü bir rallicidir. Bir yarış sırasında feci bir kaza geçirir ve ailenin hayatı tepetaklak olur. Her şeylerini kaybeden aile zorlukların üstesinden beraber gelecektir. Filmi izlerken yer yer gülüp yer yer duygulanmanız mümkün. Bu kısım spoiler olacak ama annenin evlatları için kurabiyeleri çaldığı ve sonra da otobüste hüngür hüngür ağladığı sahnede ve babanın oğlunun ameliyatı için para bulmaya çalıştığı sahnede gözyaşlarınızı tutamayacaksınız. İyi seyirler 🙂
8) My Name Is Khan (2010)
  

Rızvan Khan (Shahrukh Khan) küçüklüğünü annesiyle ıssız bir yerde geçiren bir Müslüman’dır. Annesi öldükten sonra Amerika’ya küçük kardeşinin yanına gider. Orada tanıştığı ve aşık olduğu Mandira (Kajol) adında dul ve Hindu bir kadın ile evlenir. Rızvan Khan aynı zamanda da Asperger sendromu hastasıdır. Bu hastalık Otizm rahatsızlığının bir çeşididir ve ömür boyu süren, sosyal etkileşime ve iletişime zarar veren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan beynin gelişimini engelleyen bir rahatsızlıktır. 11 Eylül saldırılarından sonra Mandira’nın oğlu faşist kesimler tarafından döverek öldürülür. Öldürülme sebebi annesi evlendikten sonra Khan soyadını almış olmalarıdır. Bu durumun Rızvan yüzünden olduğunu düşünen Mandira, Rızvan’ı kovar ve ona, başkana gidip kendisinin ve oğlunun terörist olmadığını söylemesini ister. Rızvan başkanla konuşmaya karar verir ve uzun bir yolculuğa çıkar. Bakalım Obama’yla konuşabilecek midir? “Benim adım Khan ve ben terörist değilim.” sloganı filmin aslında konusunu özetler nitelikte. Filmde ayrıca Amerika’da müslümanların uğradığı baskıları da tüm çıplaklığıyla görebilirsiniz. 

Bilim Kurgu Severlere Yabancı Dizi Önerisi: 12 Monkeys

“Bütün dizilerim bitti, şimdi ben ne izleyeceğim?” mi diyorsunuz? Ya da “Acaba şimdi hangi türde dizi izlesem?” sorusu mu geçiyor aklınızdan? Korkmayın! Artık Vani…

Şaka şaka, deterjan reklamında mıyız canım? Aaaaa…

“İlgi alanım bilim kurgu…” , “Bana zaman makinesi olsun.” ,”Kardeşim ordan bir paradoks alabilir miyim?” diyorsan, doğru linktesin. E… Ne izledik? 12 Monkeys.

Bana göre iki tür bilim kurgu vardır: Türlerin birinde; başlarda dizinin iyi mi yoksa kötü karakteri mi olduğunu anlamayıp, ilerleyen sezonlarda inanılmaz seveceğimiz, orta yaşın üstünde, hafiften sosyopat fakat mutlak bilim insanı rolünde bir karakter… (Check)

Bu karakterle bir şekilde bağlantısının bulunduğu esas oğlan… (Check)

İlk sezonlarda esas oğlanla birbirlerinden hoşlanmayan fakat daha sonra devlerin aşkı niteliğinde bir  ilişkileri olan esas kız… (Check)

Ve en önemlisi GİZEMLİ BİR OLAY! (Aslında virüs diyecektim ama… Eehh.)

Diğer bir türde ise ; Son sezona kadar tam anlayamadığımız çok derin ve gizemli bir konu… (Check) 

Dizinin sonuna kadar net siyah veya beyaz olmayan, hep gri kalan bir bilim insanı… (Check)

Başrollerde bu gizemli konuyu çözmeye çalışan ve birbirleriyle çatışma yaşayan, bir dargın bir barışık, asıl önemli olanın kişinin kendi potansiyelini anlamasıdır diyen ve bunu ön plana çıkartan iki ana karakter vardır. (Check)

Evet, bilim kurgu da ikiye ayrılır. Eğer ikisinden birini sevmiyorsanız araştırmanızı buna göre yapmanızı öneririm. 12 Monkeys hangi türden mi? Sınıflandırmayı size bırakıyorum. Hadi spoiler vermeden biraz inceleyelim.

Nasıl Başlıyor?

İlk bölümde karşımıza James Cole (Aaron Stanford) adında bir karakter çıkıyor ve Cassandra Railly (Amanda Schull) adlı bir doktordan yardım istiyor. Çok yakında dünyada milyarlara yakın ölüme sebep olacak bir virüsün yayılacağını, bunu engellemek için gelecekten geldiğini ve kendisinin ona yardım etmesi gerektiğini söylüyor. Cassie -böyle sesleniyorlar- inanmıyor başta tabi… (Cassie hiç bilim kurgu izlememiş anlaşılan.) Daha sonra Cole’un gösterdiği kanıtlar ışığında Cassie içerisinde bulunduğu duruma inanıyor ve birlikte çalışmaya başlıyorlar.

Gelecekteki insanlığın durumu ise olabileceğinden daha kötü… Dizide hayatta kalan insanların bu virüse karşı bağışıklık kazanmış olmaları yetmiyor çünkü virüs her geçen gün mutasyona uğruyor ve bağışıklık git gide önemini yitiriyor. Anlayacağınız insanlık ölüyor. (Kırk kere söylersek olurmuş) Bununla birlikte insanlar kolonileşmiş ve zamanla başka kolonileri yağmalayan gruplar ortaya çıkmış. Dizide bu insan toplulukları leşçi olarak adlandırılıyor. En tehlikeli leşçi gruplarından olan West7 ile çok yakından tanışacağımızı söylemeden geçemeyeceğim.

Baktılar insanlık elden gidiyor. Çılgın bilim insanımız, kimi zaman kibirli kimi zaman disiplinli, tek derdi ‘görevi’ olan Katarina Jones (Barbara Sukowa) daha önce üzerinde çalışmış olduğu zaman makinesini bitiriyor ve hoş olmayan birkaç deney sonucunda doğru deneği buluyor. James Cole! Görev açık; virüsü yok et!

Daha sonra öğreniyoruz ki iş virüsü bulmakla bitmiyormuş. Dizinin başında görülen 12 Maymun amblemlerinin bu virüsle bir ilişkisi varmış. Bunu öğrenmemiz yetmiyor, dizi her bölümünde farklı bir seviye atlıyor ve bunu yaparken aklınızda tek bir soru işareti bırakmıyor.

Kahramanlarımız, gerek virüsü gerek ise 12 Maymun ordusunu araştırırken, dizinin kilit ismi-efsane ismi- Jennifer Goines (Emily Hampshire) ile karşılaşıyorlar.  Ruh ve Sinir Hastanesine kapatılmış fakat bundan çok daha fazlası olan Jennifer, ana karakterlerden biri olup çıkıyor. ‘Virüs ile bir ilgisi var mı? Her şey Jennifer yüzünden mi oluyor?’ soruları kafanızda uçuşacak. Hem merak uyandırıcı hem de dizinin en eğlenceli karakteri. Onun dünyası çok farklı, çok renkli ve bir o kadar karanlık.  Aman! İlerisi spoiler…

Uzun lafın kısası, dizi böyle başlıyor fakat bambaşka bitiyor. Baştan sona kadar merak uyandırıcı olan bu dizimiz tam dört sezon sürdü ve geçtiğimiz ay final yaptı. Ayrıca dizinin senaristlerinden biri olan Terry Matalas sosyal medyada sorularınıza cevap veriyor. Oyuncular ise fanlarla yakın bir iletişim içinde… İzlemek için çok geç değil. Okuduğunuzdan çok daha fazlası olan bu diziye, biz bir göz atın deriz.

 

error: Korunan İçerik!