”İzleyici Medet’le empati kuruyor!”

”Herkes kendi ÇUKUR’unu yaşıyor”

Show TV’nin reyting rekortmeni dizisi Çukur’da Medet karakterini canlandıran Mustafa Kırantepe’yle Çevre Tiyatrosu’nda buluşup hem diziyi hem de tiyatro ve sinema çalışmalarını konuştuk.

Sezonun en iddialı dizisi ‘Çukur’u sizden dinleyebilir miyiz?

‘Çukur’ çok iyi gidiyor. Ekip çok iyi, oyuncular çok iyi anlaşıyor, herkes birbirinin dostu oldu. Setteki herkes çok pozitif ve işine çok hâkim. Astüst ilişkisi olmayan bir ortam, herkes birbirine saygılı. Bu, günün sorunsuz başlamasına vesile oluyor. Aslında çok ağır bir iş olmasına rağmen kimsenin kimseyi üzmediği ve herkesin çok eğlendiği bir set. Set dışında da iyi bir ekibiz ve iyi bir iş çıkarıyoruz.

‘Çukur’un bu kadar sevilmesinin nedeni sizce nedir?

Herkes kendinden bir şeyler buluyor. İlla o mahalleden biri gibi olmak, biri gibi hissetmek gerekmiyor, herkesin bir yerine dokunuyor ‘Çukur’. Herkes gelecekle ilgili kendini ‘Çukur’da hissetme durumuyla karşı karşıya, herkes kendi ‘Çukur’unu yaşıyor.

‘İZLEYİCİ, VARTOLU VE MEDET’LE EMPATİ KURUYOR’

Canlandırdığınız Medet karakteri için nasıl tepkiler aldınız?

İnsanlar Medet ve Vartolu’nun çok haklı olduklarını düşünüyor. O yüzden çok olumlu tepkiler aldım.

Vartolu-Medet dostluğu herkese nasip olmaz. Bu konu hakkında neler söylersiniz?

Medet ile Vartolu’nun yollarının çok eskiden kesişmiş olduğunu düşünüyorum. Ama hikâyenin nasıl başladığını sadece senaristimiz biliyor. Benim, karakterimi oluştururken ve de Medet’in Vartolu’yla olan bağını yansıtırken en önemli temelim Medet’in sahip olduğu koşulsuz sadakatti. Hiçbir koşul aramadan kendini Vartolu’nun önüne siper edebilecek bir bağlılık var Medet’te.

Bu ikilinin çok sevilmesinin nedeni nedir sizce?

Kötülük ya da iyilik nedir? Kötülük yapmak için kötü olmaz kimse; bir savaşı, mücadelesi olduğu için kötülük yapar insan. Vartolu ve Medet’in seyirci tarafından sevilmesinin sebebi de yaptıkları hamlelerin haklı sebeplerin olduğunun izleyici tarafından fark edilmiş olması. İzleyici empati kurmaya başladı. “Benim başıma gelseydi böyle bir durum ben de aynı tepkiyi gösterirdim” diyorlar.

‘HİKÂYE ÇOK İYİ KURULMUŞ, BİZİ BİLE ŞAŞIRTIYOR’

Yeni bölümlerde neler olur?

İşin bende merak uyandıran kısmı hiçbir şekilde tüyo almıyoruz. Hikâyeyi kestiriyoruz ama bir sonraki bölümü bilmiyoruz. Bence dizinin güzel ve de izleyiciye sevdiren yanı da bu; hikâyenin çok iyi kurulması ve de bizleri bile şaşırtması.

‘Çukur’un izleyicilerine neler söylemek istersiniz?

Biz çok samimi bir hikâyeyi, bütün samimiyetimizle, yüreğimizle oynuyoruz. İzleyicilere de bunun yansıdığını hissediyoruz onların güzel yorumları sayesinde.

‘5 oyunla sahnedeyim’

Tiyatro çalışmalarınız nasıl gidiyor?

Semaver Kumpanya’da 7 oyunumuz var bu sezon. Her sezon 2 yeni oyun katıyoruz. Bu 7 oyunun 5’inde oynuyorum. Haliç’in öte tarafına kurulan bir tiyatro burası. 15 sene önce atılan tohumları almaya başladık. Bizden önceki kuşağın da yaptığı gibi kendi seyircisini yetiştiren bir tiyatro. Biz de o seyirci kitlesini oluşturduk. Her yerden seyircimiz var.

Peki ya sinema çalışmaları?

Ali Atay’ın çektiği ‘Ölümlü Dünya’ filminde oynadım. Bu ay gösterime girecek. Öncesinde Onur Ünlü’nün filmlerinde oynadım. ‘Abluka’ filminin yeri çok başkadır bende.

‘İnsanlar, kendilerini eve kapatmak istemiyor’

Sinema ve tiyatro seyircisi arttı. Bunun sebebi ne olabilir sizce?

Bu, sadece yapılan işlerin çok iyi olmasından değil. Anlatılan hikâyeler yine aynı aslında. Ama bence en önemli neden, insanlar artık eve kapatmak istemiyorlar kendilerini. Yalnız olmadıklarını görmek için dışarı çıkıp çaba sarf ediyorlar, sosyalleşiyorlar ve bunu da aynı yere bakarak yapmaya çalışıyorlar. Yalnızlığı tercih etmemek bir başkaldırı bence.

Röportaj: Serkan Öztürk

HT Magazin