tds_thumb_td_300x0
Halka 5. Bölüm | Kara Kedi!

Gizem severlerin yeni favorisi Halka yine güzel bir bölümü geride bıraktı! Bölüme Müjde’nin mekana girişiyle başladık. Babasının öldürülme riski varken nasıl öyle rahat davrandı, ölü olup olmadığı belirsiz bedeni yerde yatarken nasıl soğukkanlı kalabildi anlayamamış olsam da, sonuç olarak babasını alıp götürmeyi başardı. Yani İskender, beklediğimiz gibi kurtulmuş oldu.

“Babam ölseydi ikimiz de ölürdük İlhan amca!”

Müjde babasını götüreceği anda Cihangir’i muhattap almış ve o da “tamam istediğin gibi olsun” diye yanıtlamıştı. Babası da adamlara “çünkü Cihangir öyle istiyor” diyerek onay vermişti ki bu daha sonra yeniden görüşeceklerinin işaretiydi. Öyle de oldu.

Cihangir’le babası arasındaki gerilim hala sürüyor. Babasının bilmediği, açıklayamadığı üstleri hakkında endişeli olan Cihangir bu bölüm ona “Neden, patronların mı kızar?” diyerek tekrar laf etti.

Babasının yaralı halinde adamları katı şekilde yönetmesiyle dikkat çeken Müjde, “Kızın ağlamayacak baba” diye kendine söz verirken, Cihangir’in doktoruyla ve terziyle ayarladığı buluşmada pes etmeyeceğini göstererek bu sözü tutacağını belli etti. Müjde deli midir korkusuz mu bilmiyorum ama yaptıkları cidden gittikçe tuhaf bir hal almaya başladı.

Biz Halka’nın başının Hümeyra olduğunu sanarken, bu bölüm asıl ismin, halihazırda akli dengesi kayıp olan “Cengizhan” olduğu ortaya çıktı. Hümeyra “Hayatımı mahvettin!” diyip boğazına yapıştığı beyefendinin yerini almış bir şekilde ve işleri kendi istediği şekilde yönetiyor, planları her zaman tutmasa da. Özel kata çıkarken kullandığı, dizinin de simgelerinden biri olan ANAHTAR’ı görmek de çok güzeldi.

Aksiyonun yanı sıra işin komedi kısmına ufak bir bakacak olursam, Kaan’ın Adem’e tepkileri her zaman iş görüyor. Bu bölüm “Ademcim ne istiyorsun, neden sana bir şey anlatmak çok zor?” replikleriyle gördük.

Kaan’ın Bahar’dan yardım istemesi ve birlikte hareket etmeleri her zamanki gibi çok hoşuma gitti bu bölümde de. İşler çok keyifli bir hal almaya başlıyor çünkü. Karşılıklı fedakarlıklar, iletişimlerinin güçlenmesi.. Bunlar hep kalbimde çiçek açtırıyor : )

“Durumundan haberdar et beni, nerede olduğunu bileyim”

******************************************************************************************

Cihangir’le kader kardeşi oldunuz siz, demişti annesi Kaan’a. Haklıydı. İkisinin bu saatten sonra ayrılmak gibi bir şansı yok. Her yerde, her olayda, her kişiye karşı birlik o zaman zorundalar.

Benim için bölümün şaşırtan bir tarafı da vardı. Müjde’nin yaptığı anlaşma sonucu Kaan’ın, Cihangir ve onun üstüne kalacak cinayet suçundan kurtulmaları, hem de İskender’i hastaneden kaçırarak. Gerçi o ara baş destekçi Bahar bayıltıldı ama umarım bu fark edilip başına bela açılmaz. Kadın polis sonuçta, bu ara çok farklı şeylerle uğraşmak zorunda kalsa da mesleğini kaybetmesini istemeyiz. Sonradan hainliğini gördüğümüz Altan müdür yüzünden zaten daha önce açığa alınmış, bu yüzden seyircinin keyfi kaçmıştı.

Lafı geçmişken fikrimi paylaşayım; Halka’nın çökertilmesinde, çözülmesinde Cemal’in en büyük destekçisi Bahar olacak ve Cihangir bir şekilde cezasını çekip sonra aklanacak.

Kaan’ın onu sürekli koruma içgüdüsünde olduğunu, ona zarar gelmesini istemediğini zaten sık sık görüyoruz. Hatta bildiğimiz kadarıyla şimdilik Kaan, Cihangir’i, Cihangir’in onu sevdiğinden daha çok seviyor. İkilinin arasındaki “kardeşlik” çok güzel ilerleyecek. Basit bir konuda konuşurlarken bile fikir birliğine varmaları, birbirlerini desteklemeleri çok hoşuma gidiyor.

Zaten bu ikiliyi, hatta dörtlüyü sevmeyen yoktur ha? Hikayenin sonunda bu insanları ya çok güzel bi arkadaş grubu ya da iki güzel çift olarak bi masada oturup gülüşürken uğurlarız diye düşünüyorum. O kadar olay atlatılıp her şey bittikten sonra imrenilecek bir dostluk çıkar ortaya.

Tabi Halka’nın bizim için çok daha heyecanlı planları yoksa!

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!