tds_thumb_td_300x0
Temmuz Gürkan Karaca: ”Her şey samimiyetle başladı”

İlk kez Deniz Yıldızı dizisi ile karşımıza çıkan, şimdi ise Sen Anlat Karadeniz dizisindeki Devrem Ali karakteri ile samimiyetini ekrana yansıyıp gönlümüzde taht kuran Temmuz Gürkan Karaca ile kendisini daha yakından tanıyabilmek için biraz sohbet ettik.

Röportaj teklifimizi kabul ettiği için ve sorularımıza tüm samimiyeti ile cevap verdiği için kendisine bir kez daha teşekkür ederiz.

* Son dönemde Devrem Ali karakteri ile özellikle sosyal medyada size karşı büyük bir ilgi söz konusu ve biz sizi daha yakından tanımak isteriz. Bize biraz kendinizden bahseder misiniz?

o 1987 Ankara doğumluyum. Selçuk Üniversitesi devlet konservatuvarı mezunuyum. Ankara’da doğdum ve büyüdüm. Behzat Ç. , Deniz Yıldızı, Unutma Beni ve Beni Affet dizilerinden sonra Ankara’ya ve günlük dizilere veda etmemle başladı aslında dönüşüm. Birkaç tane reklam çektim bu arada Ve ardından Devrem Ali… Sanırım beni bekliyormuş ve doğru yeri buldu…

* Okul hayatınızdan bahsedelim biraz, Konya Selçuk Üniversitesi Devlet Konservatuvarı’ndan mezunsunuz. Nasıl bir öğrenciydiniz? Öğrencilik yıllarınızdan bahseder misiniz?

o Fena bir öğrenci değildim aslında. Gerçi sadece konservatuvar değil, tüm eğitim hayatim boyunca dersi derste öğrenen ve fazla çalışmayan bir öğrenciydim. Konservatuvar çok daha fazla çalışma istiyor elbette. Ama ben az çalışırdım 🙂 Zaten 3. Sınıfta çalışmaya başladım. Deniz Yıldızı öğrencilik zamanıma denk gelir. Çok gidip geldim. Ankara – Konya arası. Bir de özel tiyatro da oyun yaptım o dönem. Okulu aksatmış olsam da biraz dolu dolu geçirdim kendi adıma. Bir de işin neresindesiniz ve amaç ne o önemli…

* Peki, oyunculuk serüveniniz nasıl başladı?

o Lisede vakit geçirmek adına sahneye çıkmamla başladı her şey. Annem beni tiyatro sevgisiyle büyüttü aslında. Her ay 1 oyun izletti Ankara devlet tiyatrosunda yıllarca. İyi bir seyirci oldum ama sahneye adım atmak da varmış.

* Beni Affet, Deniz Yıldızı, Unutma Beni gibi önemli günlük yapımlarda yer aldınız. Sizce günlük dizi yapmanın avantajları ve dezavantajları neler?

o En büyük avantajı analitik düşüncenin gelişmesi bence. Zaman sıkıntısı olan bir iş ve yetişmek zorunda. Algının kapanma şansı yok. Dezavantajları çok var diyemem ama o hızı biraz yavaşlatmak gerekiyor haftalık işlerde. Ki yavaşlamak hızlanmaktan kolay galiba.

* Oyuncu olmasaydınız hangi mesleği seçerdiniz?

o Sanırım bunun net bir cevabi yok. Yani çocuklukta geçen hayalleri saymazsak ne olacaksak onu oluyoruz zaten. Oyunculuk zaten benim meslek seçimim olduğu için, hangi sorusunun cevabi yine aynı. Oyunculuk..

* Hayattaki ödülünüz kim ?

o Annem…

* Kadına şiddeti kaleme alan bir dizide oynuyorsunuz. Bu konudaki duygu ve düşünceleriniz nelerdir?

o Hepimiz şiddet barındırıyoruz aslında. Bazen psikolojik bazen fizyolojik… Ama içimizde var işte bir yerlerde. Biz Vedat’a kızarken kendimizi aklıyoruz aslında. Vicdanımızı rahatlatıyoruz. Benim için elbette iyi adamlardan birini göstermek mutluluk verici. Ama hayat farklı. Şiddetin her türlüsü yanlış. Sadece kadına değil. İnsana, hayvana, doğaya…

* Devrem Ali karakteri seyirci tarafından çok sevildi. Sizce bunun en önemli sebebi nedir? Ve siz bu geri dönüşü bekliyor muydunuz?

o Samimi olan, samimi kalan her zaman iyiyi bulur. Ali de bundan faydalandı. Her şey samimiyetle başladı. Gerisi oyunculuk, teknik vs.

* Şimdiye kadar oynadığınız rolleri düşünürsek kendinizle bağdaştırdığınız bir karakter oldu mu? Şu karakterin şu özelliği Temmuz’da da var diyebileceğiniz mesela?

o Hepsinin bir parçası var Temmuz’da. Bazen bir gülüş bazen öfkesi. Mutluluğu, aşkı… Hepsinde Temmuz’dan, Temmuz’da hepsinden bir parça var.

* Peki kitap okumayı sever misiniz? En son hangi kitabı bitirdiniz ve en sevdiğiniz 3 şair / yazar ve kitap neler?

o Ermiş-Halil Cibran

İnce Memed -Yaşar Kemal

Ölü canlar – Gogol

Şuanda Yeraltından Notları okuyorum.

* Hayatınızı bir film karakteri olarak devam ettirecek olsanız bu kim olurdu?

o Film karakterleri birilerinin iç dünyasından doğar. Hiçbir zaman tam değildir. Hep eksik yani olur. Hayatimi Temmuz olarak devam ettirmek en temizi Joker’i severim ama  😉

* Oyunculuk hayatınız boyunca sette unutamadığınız komik bir anınız oldu mu? Özel değilse bizimle paylaşabilir misiniz? 🙂

o Kayıttan önce prova alırken suya düşmüştüm. Su kenarı bir sahneydi ve ben suya taş atarak düşünen bir tipim o an. Artistik duruş ararken ayağım kaydı ve taşla birlikte ben de suya… Görüntü çok komikti. Biraz anlatılmaz yaşanır galiba 🙂

* Sen Anlat Karadeniz serüvenine nasıl başladınız? Teklifi kabul etmenizdeki en önemli etken neydi sizin için?

o Teklif geldi. Osman Sınav elbette en büyük etken. Aynı zamanda günümüzde dizilerin durumu da malum. Oturmuş bir iş Sen Anlat Karadeniz. E kadrosu hikayesi zaten güzel söylemeye gerek yok. Başarısı buradan zaten. Bir oyuncu olarak düşünmeden kabul ettim. İyi ki ettim.

* Sen Anlat Karadeniz’e geldiğinizde oturmuş bir ekip vardı. Bunun dezavantajını yaşadınız mı? Ekip sizi nasıl karşıladı? Sette çalışma ortamı nasıl?

o Bir işi iyi yapan zaten ekiptir. Uyumdur. Ortasından daldım işe ama yabancılık çekmedim. Samimi her şey. Bu da ekrana yansıdı zaten. Ali’ye yansıdı.

* Gördüğümüz kadarıyla sette güzel bir enerji ve arkadaşlık ortamı var. Peki sette sizin en iyi anlaştığınız isim kim acaba?

o Valla isim vermem, veremem. Herkes birbiriyle çok iyi anlaşıyor. Kimse arasında sıkıntı yok. Ne oyuncular ne ekip.

* Oyunculuğa tiyatro ile başladınız. Yeniden tiyatro yapmak gibi bir düşünceniz ya da yakın zamanda böyle bir planınız var mı?

o Tiyatro elbette vazgeçilemez. Yakın zamanda bir proje yok ama çok özledim. Zamanı geliyor.

* Son olarak sizi seven, destekleyen izleyicilere iletmek istediğiniz bir mesajınız var mı?

o Her şeyi sevin. Dünyayı ve içinde var olan her şeyi.

 

Röportaj: Mine K.

 

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!