Dizi hakkındaki basit bilgileri vermekle zaman kaybetmek istemiyorum. Hepinizin bildiği gibi Özge Özpirinççi ve Salih Bademci’nin başrollerini paylaştığı BluTV özel yapımı yakın zamanda yayına girdi. Özenli olacağını umduğum ve kadrosunda yer alan isimleri başarılı bulduğum için izlemeyi zaten düşünüyordum ama dün gece aniden açıp başladım ve şimdi bu satırları yazıyorum. Öncelikle söylemek gerekirse, doğru bir şey yapmışım.
“Sevgiden diyor. Sevgi yormaz, sevgi boğmaz, yıpratmaz diyorum anlamıyor.”
Dizinin oyunculuk anlamında bu insanlara teslim edilmesi muazzam bir karar olmuş çünkü ikisi de harika oynuyor, harika. Kaç farklı duyguyu ne kadar net ve güçlü verdiklerini anlatamam, hayran kalınası. Ayrıca çiftin görsel anlamda da uyumlu olduğunu düşünüyorum.

Hikayeye gelince, paralelliklerle bezenmiş bir anlatım var temel olarak. Olaylar direkt onun üzerinden anlatılıyor diyebiliriz hatta. Başlangıçta senaryoda klişe ve sığ bulduğum yerler oldu ama sonrasında bölümün devamı bunu çok güzel telafi etti. Görsel olarak çok başarılı bir sunuş var, hem çekim hem kurgu olarak tatmin ediyor bence.
Başlangıçta Deniz’i daha sorunlu biri olarak düşünmüştüm ama tamamen yanıldığımı fark ettim, en azından şimdilik. Ortada bir ilişki olduğu zaman sadece tek bir tarafın suçlu olması pek mümkün değildir ancak ilk bölüm boyunca düşündüğüm tek şey nedense olumsuzlukların sorumlusunun hep Barış olduğuydu. Deniz’in kullandığı dil ve tavırları çok daha tutarlı, sorumluluk sahibi bir imaj çiziyor gözümde. Barış ise daha fevri, daha saygısız gibi gösterildi sık sık.

Dizide işlenen şeyin başta aşk, sonra ise ilişki kavramı olduğunu düşünüyorum. Geriye sevgiye dair pek bir şeyin kalmadığı, son derece yıkıcı ve korkunç bir süreç izliyoruz. Bir değişim ne kadar hayal kırıklığı olabilecekse o kadar olmuş, bir evlilik işkenceye ne kadar dönüşebilecekse o kadar dönüşmüş.
“Bütün boktanlıklarımızın sebebinin ailelerimizin boktanlığı olması ne kadar boktan değil mi?”
Etkileyici bulduğum birden fazla şey vardı ama bölüm sonuna değinmezsem olmaz. Gözyaşlarımı tutamadığım çok hoş bir finaldi, özellikle repliklerle ve müzikle istedikleri vibe’ı vermeyi gerçekten başarmışlar. Hoş derken iyi güzel toz pembe demek istemediğimi anlamışsınızdır. Dizinin konusu zaten tamamen çatışmalar üzerine sayılır, dolayısıyla..

Ben İlk ve Son’u hayli merak uyandırıcı buldum. İzlemeye ve yorumlamaya devam edeceğim. Meraklıları için, güncel imdb’si 8.1, ben de puan versem 8 verirdim birinci bölüme. Yakında görüşmek üzere!
***