İki ayrı beden, iki ayrı kalp, iki ayrı genç… Birisi babasının yokluğunun açtığı yarayı vatanına duyduğu sevdası ile kapatmış, hep bu sevda ile büyümüş. Diğeri ise yıllarca ölmüş bir abinin gölgesinde kalmış.
Bu iki genç bize aşkın yüzeysel bir kavram olmadığını; aşkın din, dil, ırk dinlemeyeceğini öğrettiler. 1 sezon boyunca her hafta kalplerimiz bu iki gençle beraber attı. Onlarla beraber ağladık onlarla beraber güldük. Hilal ve Leon onca engele rağmen acı çekeceklerini bile bile sevdiler birbirlerini.
Çok direndiler kendilerinden vazgeçtiler yine de söz geciremediler kalplerine. Nasıl gecirebilsinler ki kader ağlarını örmüş bir kere kim değiştirebilir bunu? Onlar da direnmediler, özgür bıraktılar ruhlarını. İki ayrı bedende tek bir ruh oldular.
Hilal, Leon’a sevmeyi, sevilmeyi, vicdanı, merhameti öğretti. Leon, Hilal’e aşkı, Yunan-Türk ayrımı olmadığını, dinleri ayrı olan iki kişinin birbirini sevebileceğini, hayatta savaştan başka şeylerin de olduğunu öğretti. Aşk gibi…
@arzukygsz