tds_thumb_td_300x0
Gelsin Hayat Bildiği Gibi 15. Bölüm Yorumu!

Çok şükür, geçen haftaki faciadan sonra nispeten iyi bir bölüm izledik. Sadi’nin, günlük hayatının arkaplanında bir yandan kendince çalıştığını, araştırmalarına devam ettiğini gördük. Güzeldi.

Hızlı bir geçiş olacak ama Karabayır Lisesi‘nden bahsetmek istiyorum, spesifik bir sahneden. Kek yeme anında, serseri tayfa bizimkilere salça olurken Mert’in dünyanın en normal şeyini yapar gibi Araz’ın ağzına kek parçası uzatması kjdwhkjwdlkwjdkldw. Hem hoşuma gitti hem de baya komik buldum. Zaten aralarındaki şey bariz düşmanlıktan çok daha yumuşak atışmalara dönüştü farkındaysanız.🥺 Olacak olacak, bunlardan güzel bi agalık doğacak merak etmeyin. Her türden öğrencinin Sadi hoca fanlığını da es geçmeyelim lütfen. Adam herkesin favorisi, maşallah.

İnna sabirin amca konuşurken (adam rolünde gayet iyi, bendeki hatırası bu şekilde olduğu için böyle hitap ediyorum) emniyette kötü adamlar tarafından satın alınan personel sayısının düşündüğümüzden çok daha fazla olduğunu öğrendik. Adamlar f*tö gibi çökmüşler sisteme.

Yaver, Songül’ün uykusunda konuşup konuşmadığını öğrenmeye çalışırken Sadi’yle ayrı yattığını hatırlayıp “Ha siz platonik takılıyordunuz doğru” dedi ya, o kadar haklıydı ki. Canım Yaver. Çok rahat, çok profesyonel. Ayrıca orada daha önemli konular varken Sadi’nin ilk MSK’yı sorması.😂

Çiftimizin başkomiserle buluştuğu sahnede Sadi’nin tavırları haddini aşan ve saygısız şekildeydi. Hem gerçekdışı hem de rahatsız edici buldum, istediği kadar cool olsun becerikli zart zurt olsun, devletin memuruna öyle bir tavır takınamaz normalde, ki takınmamalı da zaten. Hesap sordu resmen. ABART. Yok yere sivriltmişler orada biraz güya sahiplenici errrrkek tavrı olsun diye. Songül’ün de hoşlanması saçmaydı. Aksine kızmalıydı, mesleği konusunda daha ciddi bir duruşu var normalde, ya da ben öyle zannediyorum.. Zaten sonra daha yetkili birinden Sadi‘nin de olayın içinde olduğunu öğrenince polisin ezilip büzülmesi utanması da ÇOK anlamsızdı, hatalı olan kendisi değildi çünkü. Neyse.

Sevda’nın durduk yere Aylin’e sataştığı, onun da karşılık verdiği Bağcılar ayarı tadındaki sahne bir hayli cringe’ti, Melek’in ortadan kaybolmasından sonra (cinnet geçirmemek için malum şahıs ve yaptıklarından çok bahsetmicem) birbirlerini ilk gördükleri anda Zülfikar‘la sarılmamaları baya ilginçti. Bariz bir missing hug var orda yani. Hele ki böyle kara sevdalı bir ikiliden, sımsıkı ciğere sokmalı bir kavuşma beklerdim açıkçası. Dümdüz bakışmak ne, ne alaka, niye, sakince konuştular falan. Of lütfen beni yönetmen yapar mısınız, teşekkür ederim şimdiden.

Cumhuriyet’ten bahsedilmesi güzeldi, Sanem‘in bir anda yurtdışına gönderilmesi aşırı kötüydü. Mektup mu bu kız, postalama işlemi bile daha uzun sürer büyük ihtimalle. Oğuz’un da salaklığı yani.. Arada bir bir şeyler çakozluyo gibi gösteriyorlar ama devamı gelmiyor. Bizle dalga geçiyorlar herhalde.

54. dakika hakkında konuşacaktım ama yapmasam daha iyi galiba. Bu dizinin, bu kadar ekran süresine sahipken böyle önemli detayları geçiştirmesine deliriyorum ya. İğrenç bir sahne izledik iğğğğrenç. İğrenç replikler, dümdüz ve hızlıca, duygusuz şekilde söylendi ve bunu kabul etmemiz beklendi. Hayırdır ya? Hiç mi saygınız yok izleyene anlamıyorum ki. Songül de güya o kadar zeki ama hiç hissetmiyor hainliği, adamın gizli tutuşunu sorgulamıyor etmiyor falan, kendi ölümünü hazırlıyor. Baştan sona MALLIKla dolu bir sahne. Neyse pardon, izliyorken yaşadığım siniri şimdi yazı için notlarıma baktığında yine yaşadım da, beklenmedik bi yükselme yaşandı.

Melek’in annesi olacak yaratığa dizideki iyi annelerin nefret kusması. ♡♡♡♡♡♡♡♡ Söylenenlerin bin kat fazlasını hak ediyor ama yine de o kadarı bile iyi geldi. Dinlerken rahatladım. Can’ın babasına zorbalık yapan ite, mafya modunu açan Sadi’nin ayar vermesi güzeldi.

1 saat 33. dakikada Derya‘nın arkadaşına attığı fake Songül’ünkiyle paraleldi, hoşuma gitti. Çok nadir de olsa Sadi aradan çık bu güzel kadınlar sensiz birlikte mutlu olsun moduna geliyorum yalan yok dwlkjwjlqd. Bu üçlüye değinmişken, Sadi’nin geçmişi şüpheli başhekimden bahsederken lavuk demesine gerek yoktu. Hepimiz bu usage’ın, erkeklerin önemsediği kadınların hayatındaki hoşlanmadıkları hemcinsleri için olduğunu biliyoruz. Hem sürekli Songül’e aşık olduğunun, hayatını onla sürdürmek istediğinin, Derya mevzusunun kapandığının altı çiziliyor hem de böyle şeyler yapılıyor yani. Yapılmasın.

Hani az önce geçiştirmekten bahsettim ya, şimdi başka bir mantık hatasını örnek vereceğim. Gizem’le Mert‘in günlerce hiç konuşmamış olması (muhtemelen haftasonu) ve okulda normalce oturup takılırlarken bunu söylemeleri? Zaten 10 saniye falan sürüyor. Ne bir romantizm var ne düzgün bi diyalog, bitse de gitsek gibi her şey hep. Madem düzgün sahne yazamican bari hiç yazma be kardeşim. Kızın on sekizinci yaş günü yani reşit oluşunun vurgulanması da ayrı bir dert. Bana patronuyla mı çift yapacaklar şüphesini yaşatıyor hala, tatsız. Telefon mevzusu klişesi hoşuma gitmedi, bölümde var olan herrrrrrrrrrrrrkesin Gizem’in doğum gününe aşırı önem vermesi de. Senarist’in bu karakterle bi derdi var heralde, yemin etmiş insanları ayar edicem, sevmicekler diye. Herneyse.

Yavaştan bitişe doğru geliyoruz. Silahlı saldırı sahnesinde 12/B‘nin kenetlenmesi made me like 🥺🥺🥺🥺🥺🥺🥺🥺🥺🥺🥺. Sadi’nin kriz yönetimi şahaneydi, her zamanki gibi. Bu olaydan sonra çocukların arası nasıl olacak merak ediyorum. Büyük bir dönüm noktasıydı sonuçta. Ve ben hepsini birlikte görmek, salaklıklarına gülmek için sabırsızlanıyorum. Herkes de öyledir bence. Araz’ın empati kurulabilecek ve sempati duyulabilecek bir çizgiye çekilmesi de güzel.

Son olarak, itfaiye ekibinin bile giremediği AKTİF YANGIN bölgesine Sadi Payaslı’nın deri ceketle (ne ara giydi niye ve nasıl imdat, yapmayın şunu) girmesi ve yolların onun için açılması saçmalığı… Yani söyleyecek bir şey yok. Tatsızdı. Ayrıca, Twitter’da çok konuşulan (Youtube tayfa yani genel izleyici beğenmiş gibi duruyodu) o malum cümlelere gelirsek, bence tek suç yazanın değil. Ertan beyciğim de çok daha sessiz, mırıldar gibi usul bi tonda söyleyip daha korkulu baksaydı bence o kadar utanmazdık kesinlikle. Zaten ben çok dert etmedim, umarım güzel hastane sahneleri izleriz’e odaklanmıştım daha çok dkjwjkldjlkdw. Şimdilik benden bu kadar, mantık hatalarının azaldığı, daha güzel nice bölümlerde görüşmek üzere. ❣

ÖNCEKİ BÖLÜM YORUMU:

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!