Dengeler Filmi İnceleme

Dengeler Biri Olmak dizisi ile tanıdığımız Dengeler’in şimdi filmi vizyonda!

Öncelikle filmde diziden farklı ne izleyeceğiz diyenler: Hikaye değişiyor ama “Dengeler” değişmiyor. Çünkü dengeler önemli ve değişmez, izin vermezler. Dizidekinden daha büyük ve keskin Dengeler var bile diyebiliriz hatta. 

Bu “Dengeler” ne derse o olur, önüne geçilmez. Farklı yollar seçseniz, farklı adımlar takip etseniz de Dengeler müdahale eder ve sizi kendi belirlediği yola sokar.

Dengeler filmi işte böyle bir atmosferde üç farklı karakterin gözünden bambaşka duygular, maceralar ve dertlerle izlediğimiz bir haftayı konu alıyor. 

Sarp Kalfaoğlu’nun kaleme aldığı senaryo yine çok başarılı hatta zamanı bir döngü gibi kullanan bu yapısından ötürü senaryo beni filmde kendine daha bile bağladı diyebilirim. Ne tekrara düşüyor, ne bir açık kapı bırakıyor. Tertemiz iş olmuş.

Üç karakterden bana göre filmin en sürprizlisi Babür. Dizide Ferit’i ve İlyas’ı tanımıştık ama Babür’ün tüm sürprizini filme saklamışlar. Tabii Tanju Bilir’in de tüm sürprizini filme saklamışlar! Reaksiyonları düşününce bütün salon oyunculuğuna mest olduk desem abartmış olmam. Dengeler Biri Olmak seyircisiyseniz, Babür’ü daha yakından tanımadan hikayeyi tamamlamış sayılmazsınız.

Ferit ile de tam olarak tanışmak için film mükemmel tamamlayıcılıkta. Benim için hikayenin Zeynep tarafı büyük bir soru işaretiydi mesela, film ile taşlar yerine oturdu.

Dengeler gibi erkek seyircinin yoğun ilgi gösterdiği türde bir işte, tüm salonu alkışa boğan bir sahneden özel olarak bahsetmeliyim. 

Spoiler vermemek adına Ferit’in bir kadına yardım eli uzatışı diyeyim kısaca. Tam da bu günlerde herkesin yarasına dokundu, olması gerekeni kör göze parmak sokmadan ama etkileyici bir çekim ve tertemiz bir diyalogla ne de güzel gösterdiler.

Özetle, seyirci çekmek için ucuz aksiyona ve şiddete boğulmuş bir film izlemiyoruz. Filmdeki her duygu durumu, sinematografiden tutun da bazı nesnelerin sesleriyle de öyle bir desteklenmiş ki çok beğendim. Cihangir Ceyhan’ın da vurguladığı gibi gerçekten bu film aslında duygusal bir drama. Aslında her iyi suç filminin olduğu gibi yani. Tüm hislere oynuyor.

Duygusallık demişken, biliyorum çok bağlandığınız, sorduğunuz ve merak ettiğiniz karakterlerden biri de Hidayet Alperen. Yine İlyas Kargı cephesinde akışı belirleyen bir rolde bu yüzden spoiler veremeyeceğim ama babası ile olan derdini filmde çok daha net hissediyorsunuz diyebilirim. Üstelik Ulvi Kahyaoğlu filmde bambaşka bir imajla karşımıza çıkıyor hatta dikkatli değilseniz oyuncu mu değişti diye bile düşünebilirsiniz. 🙂 Her imajda başka bir insana dönüşecek kadar değişebilmesi büyük artı. Böylece, Hidayet Alperen yine hem dizideki gibi hem de karakterde farklı imajının getirdiği başka katmanlar da bulabileceksiniz diyebilirim. 

“Dengeler: Biri Olmak” mı? “Dengeler” mi? derseniz, ikisi de derim. Biri birine üstünlük kurmuyor merkeze deyim yerindeyse dengeleri alan bazı yönleri benzer bazı yönleri bambaşka iki farklı hikaye anlatılıyor. Aynı kalitede senaryo, oyuncu performansları ve çekimler de cabası. 

İyi bir film izlemenin verdiği keyif diyor yorumumu tamamlıyorum.  🥊

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!