tds_thumb_td_300x0
DANGEROUS LIES FİLM YORUMU: PARA BİR İNSANI NASIL DEĞİŞTİREBİLİR?

Merhabalar. Ne izlesem de şöyle bir kafam dağılsa diye düşünüyorsanız tam çerezlik dediğimiz bir film öneriyorum: Dangerous Lies.

Çok zor durumdayken, paraya ihtiyacınız olduğu dönemde hiç beklemediğiniz bir anda yüklü miktarda para ve mülk elinize geçse ne yapardınız? En yakınım dediğiniz kişiden bir şeyler saklar mıydınız ya da ondan şüphelenir miydiniz? Aslında en önemli soru şu: Hayata bakış açınızı değiştirir miydiniz?

 

 

 

 

 

 

 

 

Katie tam olarak kafasında bu soruların cevaplarıyla mücadele etmeye çalıştı. Dangerous Lies, Michael Scott’ın yönettiği, Netflix’te yayınlanan yeni bir Amerikan gerilim filmi. Gerilim filmi derken aslında gerilim adına fazla beklentiniz olmasın derim. Aralara ufak ufak ‘‘kim çıkacak şimdi kapının arkasından, ordaki de kim?!’’ gibi sorular soracaksınız sadece, olsun biz yine de gerilim filmi diyelim. Başrolde hepimizin güzelliğiyle tanıdığı Katie rolünde Amerikalı oyuncu Camilla Mendes var.

 Aslında Dangerous Lies filmi tam orta derece de yorumların yapabileceğimiz aynı zamanda olayların bağlantıları güzel işlenmiş fakat arada küçük mantıksızlıkların olduğu bir film. Sormak isterim evinizde bir ceset bulsanız polisi mi ararsınız yoksa eşinizle merdivenin bir köşesine oturup vakit mi geçirirsiniz? Olur öyle şeyler ne de olsa bu bir film.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Karakterlere gelecek olursak, başrol karakterlerimizden Katie aslında bize güçlü kadın imajı çiziyor. Ne de olsa kendi ayakları üstünde durmaya çalışan, bir şeyleri kazanmak için emek harcamak gerektiğini bize gösteren kişi ve her durumda bunu vurgulayan kişi. Hayat arkadaşı Adam ise tam tersi bir karakter. Her ne kadar bir şeyler yapmaya çabalıyor gibi gözükse dahi aslında ‘‘hazıra konmayı seven’’ derler ya tam da o insan tipi. Hak verenler olacaktır, eline büyük miktarda para geçen bir insan çalışmayı, emek harcamayı düşünebilir mi? Tabii ki hayır, ne de olsa insanoğlu. Peki bu ikilinin hayatının değişmesine neden olan iyi kalpli Leonard, onun içinde söylenecek tabii ki bir iki sözümüz var. Leonard varlıklı bir insandı evet ama yapayalnızdı ve Katie’nin arkadaşlığı ona çok iyi gelmişti. Hayat hakkındaki düşünceleri ve tecrübelerini anlatması hem Katie’ye örnek oldu hem de izleyen bizlere.

Film müziklerinden de bahsetmek gerekirse, aslında tam olması gereken gibiydi. O gerilim filmlerindeki bangır bangır bilindik müzikler yoktu. Film müziğinden söz etmişken görüntü kalitesi, çekim açıları, grafiklerden de bahsedelim. Oldukça profesyonel çekimlere sahip olan bu filmdeki görüntülerin canlılığı ve renk tonlarının uyumu izlenen filmi daha keyifli hale getiriyor.

 

 

 

 

 

 

 

Evet hep övmek olmaz, biraz da kötü bulduğumuz yönlerini söylemeliyiz. İzlerken kafanıza takılan mantıksız hareketler film sonunda sizi memnun etmeyecek. Bu film eğer bir çizgi grafiği olsaydı, tam bir insanın kalp atışı ritminde inişler ve çıkışlarla dolu olurdu. Doğru bir filmde her şeyi kurcalamamak lazım ne de olsa o ‘‘bir film’’ . Eğer bir filme gerilim diyorsak, baştan sona gelişen bağlantılı olaylarda bilinmezlikler içinde bir gerilim yaşamalıyız yani daha karakteri ilk görmemizde ‘‘kesin bu kişide bir şey var’’ diyorsak bunun ters köşe çıkmasını beklerdim. Bu sadece bir karakterde yapılmış fakat tatmin edici derecede değil.

Her film, dizi, okuduğumuz bir parça bir şey bile bize mutlaka bir şey anlatalı, önemli bir vurgusu olamlı. Bakarsak bu filmde bize verilmek istenen mesaj bizim dilimizde söylemek gerekirse ‘‘Emeksiz aş olmaz’’ diyebiliriz. Her zaman her insanın önüne fırsatlar çıkmayabilir fakat çıktığı anda ise onu akıllıca kendi doğrularımızdan vazgeçmeden kullanmayı bilmektir önemli olan.

Ve siz siz olun kapınıza gelen insanlara dikkat edin! İyi Seyirler.

 

Melisa Akçay

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!