tds_thumb_td_300x0
Bir Zamanlar Çukurova 5.Bölüm: Bir Zümrüdü Anka Kuşu Misali

Aşk uğruna neler yapılır? Sevdiğini bir kez olsun görebilmek için kendine zarar mı verirsin yoksa sırf seviyorsun diye onu seninle yaşamaya mahkum mu edersin? Herkesin sevmesi farklıdır derler ya, tam da onun örneği gibi bir bölümdü.

Bir tarafta aşkın en saplantılı hali, Demir Yaman. Sevdiğinin yanında, onunla olması isteğini bir nebze anlayabilirim. Çok kıskançmış deyip kabullenilebilir. Ama bu, ilişkinin karşılıklı olduğu durumlarda geçerli. Züleyha Demir’i sevmiyor. Demir evlendiklerinde de bunun farkındaydı. Bir gün beni seveceksin umuduyla insan tutsak edilir mi?

“Karın olduğunu bilmiyordum. özür dilerim, vur beni.”

Yılmaz’ı ziyarete gittiğindw tüm gerçekleri öğrendiğine olan inancım vardj. Çünkü hikayenin kötüsünün Demir olduğuna inandırmak için gösterilen bir çok ibareye rağmen “hiç bir şeyden haberi yok” diyerek masum gösterenlere de güzel bir yanıt oldu. Demir, Züleyha’nın Yılmaz ile evli (resmen olmasa da Allah’ın huzurunda evlendiklerini söylediler) olduğunu bile bile onu birlikteliğe zorladı. Sahip çıkacağım nutukları felan boş yani. Bu kadar seviyorsan, bu kadar aşıksan, Yılmaz’ın karşısına çıktığında ben onu seviyorum diyebilmeliydi. Korkakça sen merak etme deyip ertesi gün soluğu nikahta almak mertliğin, adamlığın kaçıncı derecesi sorarım?

Peki aşık olduğunu söylediği kadına bana layık değilsin, eğitimin yok siye küçümsemesi aşkın hangi hangi evresine denk geliyor sorarım?

Diğer tarafta aşkın arada sıkışmış kalmış hali Züleyha. Yılmaz’a olan aşkı elini kolunu bağlamış durumsa. İstanbul’a gitmesi de bir işe yaramadı. Geçtiğimiz hafta yaptığım bölüm yorumumda da Züleyha’yı tam çözemedim demiştim. Bu bölümde de öyleydi. Yılmaz’ın adı geçtiğinde o bildiğimiz aşık kadını görüyoruz. Ama geri kalan zamanda, halinden memnun gibi davranıyor. Konak çalışanlarına karşı kendini beğenmiş hali olsun, kendine verilen hediyelere tepkisi olsun bunlar zorla evlendirilmiş Yılmaz’a aşık Züleyha ile uyuşmayan haller. Demir parmaklarını kesmekle tehdit ettikten sonra ona yanaşmaya çalıştığında bile uzak durmaya çalışmadı. İçten içe konağın hanımı olmaya dünden razı mıydı diye sormadan edemedim.

Bu iki zıtlık, Züleyha’ya karşı hissetmemiz gereken acıma ve empatiyi baltalıyor. E bu kız halinden memnun, Yılmaz’ı bulmaya çalışması da gereksiz o zaman dedirtiyor.

Parmak kesmeyle tehdit eden sayko adamlar için, kurban olduğum diye seven adamları üzdünüz kızlar

Ve aşkın en masum hali Yılmaz Akkaya. Tek suçu sevmekti. Sevdi ve ölüme mahkum edildi. Hikayenin en madur karakteri olarak, Yılmaz’ın birkaç bölümdür yerinde sayan hikayesi beni biraz sıkmaya başladı. Planlar yapılıyor, uygulanıyor ama kötüler her zamanki gibi yine kazanıyor ve sonuç hapishane koğuşunda yine dayak yiyen bir adam. Yılmaz’ın hapishaneden çıkması şart. Ama kendisi olarak çıkamayacağı belli. Hapishanedeki yangından kurtulacak belli ki ve yeni bir kimliğe bürünecek.

Senaryo o kadar boğucu bir hal almaya başlamıştı ki, beni diziye bağlayan tek şey Yılmaz’ın intikamı oldu diyebilirim. Gelsin ve o yediği tekmelerin, yumrukların hesabını sorsun istiyorum. Yılmaz bunu dişe diş, göze göz olarak yapardı. Ama bürüneceği yeni kimlikle oyunu kurallarına göre oynaması gerekecek. Yılanlarla anlaşabşlmek için yılan kılığına bürünmek zorunda. Belki de Yamanlar Konağı’na damat olarak gelir? Hünkar ve Demir ikisilisine de böyle bir intikam yakışırdı 😌

ZülMazcılar anlık

Yılmaz Akkaya öldü, yaşasın yeni Yılmaz! Bir Zümrüdü Anka kuşu misali küllerinden doğup Yamanlar Konağı’nın tam tepesine konacak. Yani dizi aslında yeni başlıyor da diyebiliriz.

Haftaya tekrar görüşmek üzere. Okuduğunuz için teşekkür ederim 😊

Siz bölümü nasıl buldunuz, yorumlarınızı bizimle de paylaşmayı unutmayın! 😇

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!