tds_thumb_td_300x0
Yılların Efsanesi Avatar’ı Neden Seviyoruz?

Yakın zamanda çıkan devam filmiyle herkesin tekrar diline dolanan, en çok hasılat rekorunu uzun yıllar boyu elinde tutmuş olan Avatar neden bu kadar seviliyor? Sebeplerini anlattık.

Öncelikle, Avatar’ın yarattığı dünyaya inanmakta hiç zorluk çekmiyorsunuz. O vahşi ve kendine has yapısıyla, o evren özenle hazırlanmış ve sonraları ikonikleşecek animasyonuyla izleyiciyle sunulmuş. İkinci olarak, filmin kurgusu. Neredeyse üç saatlik süresine rağmen Avatar oldukça dinamik bir akışa sahip ve sıkıcı olmadan hikayesini anlatabiliyor. Hatta izlerken merak ettiğiniz ama sanki ona zaman kalmadığı için gözardı edilmiş hissi veren küçük detaylar/konular bile olabiliyor.

Yoğun duyguların merkeze konması. Klişe denebilecek bir konusu olmasına rağmen, iki toplumun arasındaki o savaş, ana karakterimizin değişimi ve Na’vi’lerin yaşam tarzları, prensipleri o kadar iyi vurgulanıyor ki, filme karşı beğeniniz ve seyrderken aldığınız keyif artıyor. Ayrıca yaratılan fantastik evrenin dili, doğası, kanunları gibi ögeler de oldukça unique.

Son olarak, heyecan unsurunun zamanlamaları da oldukça iyi. Tüm bunlardan bağımsız olarak da, benim için filmin en sevilesi yanlarından biri Joel David Moore ve Stephen Lang’ın karakterleri ve bu ikilinin oyunculuklarıydı. Biri aşina olduğumuz o tarzdaki bilim insanını, diğeri de acımasız bir askeri tam anlamıyla yaşamıştı. İzlerken, amaçlarına katılmaktan bağımsız olarak her iki karaktere de saygı duyduğumu belirtmeliyim.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!