tds_thumb_td_300x0
Çukur: Meliha Kim?

Çukur’un ilk bölüm ilk sahnesine doğru bir yolculuğa çıkalım… Karşımızda İdris Koçovalı ve Bülent Ersoy var. Bülent Ersoy söylüyor, İdris Koçovalı tek başına dinliyor ve içiyor karşısında da bir fotoğraf. Meliha… 

Başlarda Mihriban ile sık sık karıştırdığımız Meliha. Hale’nin öldüğü bölümlerde tekrar konusunun açılması ile ilk bölüm hayal görmediğimizi ve açılmayı bekleyen bir Meliha konusu olduğundan emin olduk. Aliço’nun Meliha’yı araştırmaya başlaması şuana kadar Aliço’nun en heyecan verici sahneleri olabilir. Odasında bir tahtanın üzerine astığı fotoğraflar, bilgiler ve bunları birbirine iple bağlayarak kurduğu bağlantılar, Meliha’nın hikayesini anlatmak için sihirbaz rolü ile konuk olan Haldun Dormen ve kütüphaneci kız… Evet gazeteci kız gitti, kütüphaneci kız geldi Meliha’nın hikayesi esnasında.

Peki kim bu Meliha?

Öncelikle Mihriban ile aynı pavyonda sahne alıyorlarmış bir dönem. Bu nedenle de Meliha hikayesi bir yerde Mihriban’a da bağlanacakmış gibi duruyor. Bu iki kadın birbirlerini tanıyor çıkacaklar ama ne kadar iyi tanıyorlardı? İdris bunun ne kadarını biliyordu?

Hangisi yaşıyor?

Meliha mı? Mihriban mı? Her ikisi de mi? Emmi, Mihriban yaşasaydı bunlar olmazdı dediğinde Paşa’nın bir rehabilitasyon merkezine yaptığı ziyareti görüyoruz. Bu iki kadından biri rehabilitasyon merkezinde ama hangisi? Muhtemelen Mihriban vurulduğunda ölmemiş ancak bakım evinde kalması gerekecek kadar zarar görmüş olabilir.  Paşa da hem Salih’ten kurtulmak hem de Mihriban’dan kurtulmak için onu bu şekilde İdris’ten yıllarca saklamıştır. Meliha ise bambaşka bir yerden çıkacak gibi. Ancak anlatılan hikayeye göre Meliha da bir dönem dizinden vurularak ciddi yaralar almış. Belki de Meliha’yı saklıyordur Paşa? 

Çukur dizi adminin paylaştığı Koçovalı ailesi…

Evet aile ağlarında canımız Vartolu’muzu gördüğümüze sevindik ama bir o kadar da kafamız karıştı. İdris ve Mihriban’ın çizgisinde görüyoruz Vartolu’yu ancak dikkatli bakarsanız çizgiler birleşmiyor. Mihribanda da Melihada da kırmızı çizgi var ama çizgiler havada kalmış. Diğer çocuklarda olduğu gibi aşağı doğru inmiyor. O çizgi kim ile tamamlanacak dersiniz? Meliha mı? Mihriban mı? 

bu konuda havada uçuşan birçok teori var. biri de Vartolu’nun annesinin Meliha çıkacağı yönünde. Vartolu’nun, babasını onu oradan tanıyacağı bir kolyesi vardı hani. Mihriban demişti Vartolu’ya verirken. Belki annesini de tanıyacağını söylemek istemiştir. Çünkü Vartolunun kim olduğu ortaya çıktığı halde ve Vartolu kolyeyi boynundan hala çıkarmamasına rağmen İdris o kolyeyi görmedi. Görse bile öğrendikten sonra ne anlamı var? O kolye bilmediğimiz hikayelere kapı açacak olabilir… Kolyeyi görüp, ”Meliha?” dediğini düşünün, Vartolu hiçbir şey anlamıyor ama İdris’e çok şey ifade ediyor. Eğer böyle bir şey olursa Vartolu annesi ile ilgili büyük yüzleşmeler yaşar hatta inkar eder, Mihriban’a daha da sığınır ama bir yandan da merak eder Meliha’yı, arkasında yatan hikayeyi…

Bu teoriyi kuvvetlendiren bir diğer nokta da Vartolunun doğum yılı ve Meliha’nın fotoğrafındaki yıl. İlk bölüm İdris’te gördüğümüz fotoğrafın arkasında 1979 yazıyor. Meliha’nın son fotoğrafı. İdris ile son görüşmelerinden kalan fotoğraf…Salih ise 1980 doğumlu. Tarihler Vartolu’nun, Meliha’nın oğlu olması için uyumlu görünüyor. 

Ama elbette elimizde Vartolu’nun Mihriban’ın oğlu olduğuna dair de güçlü sahneler var. Yani bizimki sadece bir teori, bir merak. İzleyip göreceğiz! Çukur sezon finaline 2 kala yeni bölümü ile bu akşam 20.00’da Show TV’de!

Dillere Destan Sahneleriyle Çukur 30. Bölüm

-Kim bu ? 

 “Benim oğlanlardan biri

Şu sahnede kalbi küt küt atmayan, kocaman gülümsemeyen var mıdır bilmiyorum. Şahsen ben Vartolu içeri girdiğinde ona bakıp gururla gülümseyen İdris’e bile gözümden kalpler çıkarak baktım. Oldukça çetrefilli baba-oğul ilişkilerinin belki de şimdiye kadarki en güzel diyaloglarını yaşadılar. Ekran başında sevinç gözyaşları dökecektik be, öylesine güzeldi.

Salih’in babası için endişelenip gizlice yardıma gitmesi bi yana, İdris’in ona höst çekmeleri bile ayrı güzeldi bu kez. Hele bir de saniyeler içinde adamları beraber indirmeleri.. Değmeyin keyfimize.

Onlar burda şov yapıp yüzümüzü güldürürken diğer tarafta buzlaşmalarına ramak kalmış diğer ekibimiz ve kimyagerimiz depodan kurtulmanın yolunu buldular. Silahların art arda patladığı, cesetlerin devrile devrile denize yuvarlandığı aksiyon sahnesini olmazsa olmazımız Heyecanı Yok ile birlikte izledik. Yamaç’ın bu halindeki soru işaretlerinin çokluğu ve verilen bilgilerin eksikliğine göz yumarsak her şey normaldi 🙂

Onlar uğraşadursun, bizim çocuklar da kim osurdu onu konuşsun! Biz bu dörtlüyü sevdik. Vartolu’nun yanındaki Celasuna hasretten ciğerimiz solsa da bu tarafta da sırıtmıyor yiğidim. Dimdik, sağlam halleriyle kendine hayran bıraktığı yetmiyor üstüne sık sık gülüp kalbimize taht kuruyor. Kemal sivri zekasıyla abisini bezdiriyor, o da atsan atılmaz kardeştir diye tahammül ediyor. Böyle devam.

İdris’in diziye adını veren fakat, altı senaryoda altı doldurulamamış mahallemiz olan Çukur hakkındaki söylediklerini, içi boş olduğunu bildiğimiz için pek ciddiye alamasak da Yamaç’ın “Sana akıl danışmam lazım, ihtiyacım var” tarzı konuşması güzeldi. Eve ilk geldiğinde “Niye geldin” diyen İdris nerde, şimdi ortalıkta “Yamaç’ım” diye gezen adam nerde.. Keza “Gelmese miydim” diye ağlayan Yamaç’la, her an babasının yanında olup her işine koşturan, baba çakısını,silahını üstünde taşıyan adam da aynı değil.

Kötü gün parasının Aliço’ya teslim edilmesine tabii ki hiçbirimiz şaşırmadık. Sonuçta Çukurda ondan daha zeki, güvenilir biri yok. Tabi pimi çekilmiş el bombası olmasa daha iyiydi ama malum “Tedbir lütfen!” Ayrıca o da en az Yamaç kadar güzel taklit yapıyor demedi demeyin. İdrisi’e idristen daha çok benzedi yalan mı?

Evin en çok yıpranan kadını Ayşe’yi bu bölüm yaşadığı şoku henüz atlamamış hatta ağlama krizlerinden kurtulamamışken bulduk ki olması gereken buydu. Kendi başına çok savaşlar verdi ancak bu sefer Selim onun elinden tuttu, ayağa kaldırdı. Aile olduklarını hatırlattı ona, kendilerini evdekilerden ayrı tutsa da teselli oldu. Sonrasında beraber Akın’a gitmeleri de sezon finaline doğru bi ipucuydu sanki bize. Şimdiden görür müyüz yoksa yeni sezona mı kalır bilmiyoruz ama Karaca sahnelerinden anlaşılacağı üzere Celasun’umuzla çatışacak bu asi delikanlımızı merakla bekliyoruz.

Bölüme dair güzel sahneler dedim o yüzden Sena’nın kafayı yemesine, Emrah’ın oyunlarına ve aşırı yersiz Deren-Meke sahnelerine girmiyorum. Saadetin hamileliğine gelirseek, burası tam da zurnanın zırt dediği yer. Aranızda bu çifti destekleyenler ve bu çocuğu hevesle bekleyenler olabilir ama ben içimdeki matmazeli ortaya çıkarıyor ve “Dizinin başından beri bize büyük özenle takdim edilen böylesi değerli bi karakterin yaşadığı bazı değişimlerden son derece rahatsız olduğumu belirtiyor ve daha önce iması dahi yapılmamış böylesi korkunç ve klişe bi senaryo değişkliğinin dizimize yakışmayacağını savunarak canım Salih’in ne mekan ne zaman olarak babalığa uygun olmadığı bu dönemde  bu çocuğun doğmasına şiddetle karşı çıktığımı” belirtmek istiyorum.

Huh! Nefesimi bırakabilirim artık. Siz bunu okuyun, ben de gidip rakınrolcuyla babamın oğlunun arası düzelsin diye dua edeyim! Nice güzel, kalp ritmi değiştiren bölümlerde görüşmek üzere. 

Vartolu ve Koçovalılar Arasında Soğuk Savaş!

Çukur’un 27. Bölümünde Koçovalılar ile Vartolu arasında büyük hesaplaşma yaşandı.

VARTOLU’DAN DÖNÜŞÜ OLMAYAN BÜYÜK HATA!

Vartolu’nun, Çukur’u ele geçirme hamleleri karşısında İdris Koçovalı, Saadet’i evlendireceğini mahalleliye duyurarak Vartolu’ya meydan okudu. Bölümün finalinde Saadet’in, Cemil’le evlendirileceğini öğrenen Vartolu öfkesine yenik düşerek Cemil’in içinde olduğu aracı kurşun yağmuruna tuttu. Ancak aracın kapısını açınca karşısında sadece Saadet’i bulduğu an hem Vartolu’yu hem de ekran başındakileri şaşkınlığa uğrattı. Saadet’in, Vartolu’nun bu hamlesi karşısında ne yapacağı büyük merakla beklenecek.

#ÇUKURDAHESAPZAMANI!

Çukur, dün akşam yayınlanan 27’nci bölümüyle AB’de 7,23 izlenme oranı (rating), 19,12 izlenme payı (share), ABC1 20+’da 7,99 izlenme oranı (rating), 19,40 izlenme payı (share), Total’de ise 6,32 izlenme oranı (rating), 15,67 izlenme payı (share) elde etti. Çukur’un heyecanla beklenen 27’nci bölümünün başlamasıyla birlikte izleyiciler #cukurdahesapzamanı etiketi ile Twitter’da yorumlarını paylaştı. #cukurdahesapzamanı etiketi Twitter’ın Türkiye gündeminde 12 saat 20 dakika, dünyada 3 saat 45 dakika TT listesinde kaldı.

YAMAÇ’IN İNTİKAMI ACI OLDU!

Bir yandan Vartolu ile babası İdris arasında kalan, diğer yanda ise Sena’nın sakladığı sırrın peşine düşen Yamaç, her şeyin sorumlusunun Vartolu olduğunu öğrenince intikam için harekete geçti. Gözü hiçbir şeyi görmeyen Yamaç, Vartolu’nun laboratuarını havaya uçurdu.

Çukur’un merakla beklenen 28. bölümü 7 Mayıs Pazartesi günü saat 20.00’de Show TV’de!

error: Korunan İçerik!