tds_thumb_td_300x0
Sabrina 3.Sezon 6.Bölüm İncelemesi: Hepiniz Cadısınız

Bölümden bahsetmeye tam olarak hangi kısmından başlasam diye düşünürken, daha fazla dayanamayıp Sabrina ve Harvey’den başlayacağım.

1.Sezon bölüm yorumlarımı okumuşsanız, benim bir Harvey ve Sabrina taraftarı olduğumu biliyorsunuzdur. Şimdi üzerinden çok zaman geçmiş gibi gözükse de aslında, bu ilişki hala taze. Severek ayrıldılar, hatırladığınız üzere. Kısa bir hatırlatma yapalım. Sabrina, Harvey’in abisini, geçirdiği maden kazası sonrası yaşama geri döndürmek istemişti fakat, araftan ruhunu çıkarmaya çalışırken maalesef onu kaybetmişti. Sonsuza dek. Tabi o zamanlar bu Lilith yüzünden olmuştu fakat yine de diriltme işlemini tam bir başarıyla gerçekleştirememişti. Ruhu içinde olmayan beden ise git gide daha kötü bir hal almaya başlamıştı ve Harvey abisini vurmak zorunda kalmıştı.

Bunda Sabrina’nın bir suçu olmadığını bilse de, bütün bu yaşadıklarına bir nevi Sabrina’nın neden olduğunu biliyordu ve bu yükü kaldıramadı. Sabrina ise bir yandan Lilith’in oyunlarından kurtulmaya çalışıyordu ve bu cadı işlerine daha çok girmeye başlamıştı. Anlayacağınız, hayat onları iki uzak noktaya savurmuştu.

Fakat daha sonrasında ben yine birlikte olmalarını beklerken, Harvey’in Roz ile birlikte olmasını, hiç doğru bulmamıştım. Hala da doğru buluyorum ve sürekli gözüme batıyorlar desem yeridir. Ama Nick ve Sabrina’yı da yakıştırmıyor değildim. Hatta şu an Caliban ile Sabrina’yı bile yakıştırıyorum ne yalan söyleyeyim. Dizideki erkek karakterlerin böyle bir büyüsü var galiba.

Nick’in 2 sezon boyunca oldukça şüpheli hareketleri oldu. Daha sonra bütün bunların sebebinin Dark Lord’un Nick’e verdiği bir emirden kaynaklandığını öğreniyoruz. Sabrina ile sevgili olması için verdiği emir, Dark Lord’un hiç ummadığı bir şekilde sonuçlanmıştı. Açıkçası Nick ile ilgili daha farklı beklentilerim vardı ama buna da kabulüz. Bu sezon o negatif beklentilerimi karşıladı kendisi. Açıkçası ayrılmalarına üzüldüm.

Caliban’a gelecek olursak, teklifini şahsen düşünmedim desem yalan olur. Sabrina için olumlu mu olumsuz mu olur, kararsız kaldım. ‘Aman kızım evlen gitsin bak dalgana’ desem de, ‘bu dünyada seni hangisi mutlu etti, bırak şansını bir de cehennemde dene’ diyecek olsam da, Sabrina bunun için oldukça küçük. Ne evlilik için ne de kraliçe olmak için uygun değil. Bakalım bu işin sonu ne olacak.

Harvey’in Roz’a gerçekten aşık olmadığını öğrenince ne yalan söyleyeyim sevindim. Bölüm sonunda Sabrina’nın, romantik duygularını ortadan kaldıracak olan o mumu yakmasını başta istemesem de, belki de her şeye yeni baştan başlamış olmak, onun olaylara daha objektif bakmasını sağlar. Kim bilir? Belki de bütün romantik geçmişinden kurtulan Sabrina, duygularını Caliban’a teslim eder. Olamaz mı? Olabilir.

İlişki sorunları yaşayan tek kişi Sabrina değil maalesef. Hilda tam da evlenme teklifi almışken sevdiği adamı öldürdü. Yine de Dr. Cee’nin kurtulabileceğine inanıyorum. Sonuçta sargılanmıştı. Diğer adam gibi değildi. Hilda öldürdüm zannetmiş olabilir ama bence yaşıyor. Adamın içinde iblis var sonuçta. Hemen ölebilir mi?

Mamba Marie’den ise oldukça negatif enerji alıyorum. Prudence’ın ise bir planı var bence. Bu sezon ondan kötü bir iş yapacağı enerjisi almamıştık. Mamba Marie’nin, özellikle Zelda ile konuştuğu sahnede oldukça farklı bir enerji aldım.

Ayrıca Prudence’ın kardeşleri de dizideki en korkutucu iki karakter galiba. Daha suyun içinde yaşayan mistik canlının varlığını da öğrenmedik üstelik. Ve iki bölüm var sezon finaline. Oldukça heyecanlı.

Dark Lord’un Wardwell’in evine gelmesiyle işler, Lilith’in sandığı gibi olmadı. Ama Dark Lord düşmanını hafife aldı. Lilith ile birlikte kendi itaatkarsızlığı nedeniyle öleceğini bilen Blackwood’un sonraki planı ne acaba?

Greendale’de cadıların olduğunu öğrenen Wardwell ise Zelda halayı vurdu. Tabi ki de Hilda’nın yanına gömecekler ama ne zaman dirilirler bilmem. Malum, güçlerini Dark Lord’dan alıyorlardı. Belki de sezon finaline kadar dirilmezler. Bu da Sabrina’nın Paganlar karşısında yalnız olacağına işaret ediyor. Tabi, farklı diyarlardan gelen cadıları saymazsak.

Bakalım sezon finalinde Sabrina, hangi cephelerde savaşı kazanacak, hangilerinde kaybedecek?

Kaçan Kovalanır :) Dolunay 8. Bölüm

Eveeet, dün akşam “Aşk, değiştirir. Değiştirmiyorsa aşk değildir…” sözünün doğruluğuna bir kez daha şahitlik ettik. Geçen bölümün son sahnesi (O bir ilk öpücük için benim fazlasıyla korkunç bulduğum) sonrası ne olacağını hepimiz merak ediyorduk. O kafayla her şeyi unutacaklar mıydı acep? Şaşırdık. Çünkü öyle olmadı. Ayan beyan her şeyi hatırladı bizimkiler 😀  Ama tabi ki de bir tanesi hatırlamıyormuş gibi yapmayı seçti. Sanki böyle yapınca hiç yaşanmamış sayılacaktı… Bilin bakalım kim? Tabi ki de yalan denizinde boğulmak üzere olan Nazlımız :))

Ama bu sefer Ferit bizi oldukça şaşırttı. Büyük bir sabır ve anlayışla Nazlı’yla konuşmaya çalıştı bölüm boyu… Tabi kızımız itinayla kaçtı. İtinayla çamura yattı, konuyu değiştirdi. Yer yer Bulut, Asuman ve Deniz’den yardım aldı. Yetmedi “Ferit Aslan” a domates konservesi yaptırdı (Evet yazar işin bu boyutu için hâlâ şokta 😀 ). Amma velakin Ferit Beyimizin inadı tutmuş bir kere. “İnadına Aşk”tan kalmış bir şeyler herhal  😆 

Ya zaten “Birçok değişken var.Ona göre hareket etmem gerekiyor.” ve “Kesilmiş çorba gibi hissediyorum.” diyen bir çift öyle hemen âşık çift olsa içimize siner mi? Sinmeeeez 🙂 Bu tatliş sahneleri izlemeye biraz daha devam etmek istiyorum ben şahsen. Çünkü aşkın en sevdiğim evresidir kendileri  😉  İnsan daha kendine itiraf edemezken tüm dünya ona “Aşıksııın, dırırırırım aşıksıııın, dırırırırım sen aşıksın arkadaaaş.” diye haykırır. Ve izleyiciler de bu gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi kalakalan insanı zevkle izler. Ehehe bknz sadistlik 😈

Kurbağa öpülünce prens oluyordu, Nazlı da cadı oldu sanırım…
Şuracıkta seni doğrasam kim bilir he 🙂 Böylelikle kalbim de patlamaktan vazgeçer…

 

İzleyici de korkuyordu. Neyin içine düştük biz?! diyordu. Çocuğunun gözünü kapatıyordu :))

 

 

Her bölüm daha da iyi anladığımı hissettiğim karakterse Hakan 🙂 Ailesini elinden aldığı çocukla “Büyük Patron” diye yaptığı konuşmalar beni benden alıyor(ya hayır cidden psikopat değilim 😆 ) Yani bizim tatliş çiftimizin ölümüne neden olmasa buradan kalpler yollayacağım kendisine. Ama yok her ne kadar insancıl taraflarını görsek de o bir katil. O zaman ben en iyisi Necip Memili’ye sevgilerimi yollayayım buradan :)) Karakteri o kadar üst seviyeye taşıyor ki Hakan’ı seviyoruz yahu 🙂

Hele bu bölüm kendisine yanaşmaya çalışan Melis’e (zaten başından beri sevememiştim ben onu) “Benim karım değerli. Onun burada geçirdiği zamanı güzel geçirmesini sağlarsanız mutlu olurum.” diye ayar verdiği sahne var ya… İşte orada bittim. Aslında olması gereken bu ama o kadar kötü bir zamanda yaşıyoruz ki böyle hareketleri ayakta alkışlayasımız geliyor artık 🙁 Demet’in çocuğu aldırmasından(ondan anne mi olur be) sonra gururu kırılan ve sinirlenen Hakan’ın da sonradan bu hataya düşmesi olası. Ama bunu düşünmemeye çalışıyorum. Adam çok fena çıldırır…

 

Bu bölüm Bulut’lu yazılan tüm sahneleri de çok sevdim. Zaten çocuk buraya maşallahlarımı sığdıramayacağım kadar büyük bir yetenek ve tatlılık abidesi. Rabbim nazarlardan korusun seni küçüğüm :))

Plan yapıp kendi evine kaçması çok hoş bir sahneydi. Epey duygulandık evet. Mekanlar, olaylar değişse de insanlara aynı duyguyu vermeye devam ediyor. Bulut için de o ev huzur…

 

 

Çok tatliş bir çekirdek aile oldular evet :))
Gelecek bölüm de bu güzellik sürecek anlaşılan :))

 

 

 

 

 

 

Bir dahaki yazıda görüşmek üzere. Sevgiyle kalın 🙂

error: Korunan İçerik!