tds_thumb_td_300x0
Mahir Yetkin’i Neden Seviyoruz ?

Bir Litre Gözyaşı’nın cool mu cool, deri ceket-bot kombini, muazzam gülüşü ve fiziğiyle her bölüm gözümüzü bayram ettiren, adamlıkta çıtayı en yükseğe taşıyan karakteri Mahir Yetkin’i neden bu kadar çok bağrımıza bastık? Hadi 5 maddede inceleyelim!

1) O BİR SUPERHERO

Mahir’in dizinin ilk bölümünden itibaren adamlığı ve yardımseverliğiyle ünlenmiş bir süper kahraman olduğunu hepimiz biliyoruz. Cihan’ı bisikletiyle üniversite sınavına yetiştirmesinden başlayan ve Cihan’ın her daim suyunu açması, Cihan düştüğünde kimse yardıma gidemezken yardım etmek için kendi kendine yol bulup yanına gitmesi, Hande’yi okul ortasında suçlayanlara karşı onu savunmasıyla devam eden ve asla son bulmayan Mahir ve yardımları şüphesiz ki onu sevmemizdeki en büyük etkenlerden biri..

2) OLMASI GEREKTİĞİ GİBİ

Mahir, kimilerine göre soğuk bir karakter olsa da bana göre tam olarak bir erkeğin olması gerektiği gibi bir karakter. Okula ilk başladıklarında ona soğuk diyen Ali’ye karşı bile seviyesini koruyor ve bir ortama girdiğinde kiminle nasıl konuşacağını ve ne kadar samimi olacağını biliyor, ona göre davranıyor. İşte bu her zaman, her yerde koruduğu seviyesi onu bizim gözümüzde muazzam kılıyor.

3) FAZLASIYLA COOL

Mahir Yetkin coolluğu diye bir şey var ki, işte o gerçekten müthiş bir şey. Mahir gerçekten girdiği her ortamda ilgi odağı olabilecek kapasitede bir karakter. İlgi odağı dediğimizde aklımızda hemen şımarık bir tip geliyor di mi? İşte Mahir’in farkı burada başlıyor. Mahir, ilgi odağı olmayı şımarıklık ile değil de coolluk ile yapıyor. Herkeste olmayan, kimisine göre gereksiz olan soğukluk ve coolluk ona çok yakışıyor ve bu tavrıyla bizi kendine daha çok sevdiriyor.

4) GÜLÜŞÜ
Ah o gülüş yok mu o gülüş.. Mahir, soğukluğu ile bizi ne kadar etkilese de gülüşü ile de üzerimizde ayrı bir etki yaratıyor, özellikle Cihan ile olan sahnelerindeki gülüşü ile mutluluğunu hissediyoruz ve sanırım sırf o gülüşü görmek için Mahir hep mutlu olsun istiyoruz 🙂

5) BELLİ ETMEDİĞİ ACILARI
Mahir her ne kadar belli etmese de abisinin ölümünden, sonrasında olanlardan ve babasının ona karşı tavırlarından dolayı biz onun kalbi kırık bir çocuk olduğunu biliyoruz. Cihan’ın hastalığını öğrendikten sonra üzerine titremesinden, annesinin ona söylediği ‘Sevdiğin birini daha kaybetmeyi kaldıramazsın sen.’ sözünden de gerçekten kalbi kırık bir çocuk olduğunu anlıyoruz ve bence bu kırıklıklarından ve Cihan’ın hastalığından dolayı yaşayacaklarını tahmin ettiğimizden Mahir’i daha çok seviyor, benimsiyoruz. Bu arada gerçekten tahmin edebiliyorum ki hepimiz Mahir’in soğuk tavırlarının altında yatan acıları en derin haliyle görmek, izlemek istiyoruzdur, umarım bu sahnelerden Mert Yazıcıoğlu’nun muazzam oyunculuğundan mahrum kalmayız.

BONUS:
MERT YAZICIOĞLU
Mahir Yetkin karakterini sevmemizde, bağrımıza basmamızda bir sürü şey etkili fakat bence en büyük etken Mahir karakterini Mert Yazıcıoğlu’nun oynaması…
Karagül, Umuda Kelepçe Vurulmaz gibi hepimizin sevdiği ve izlediği dizilerde oynayan, şuan vizyonda olan İyi Oyun’un başrolü Mert Yazıcıoğlu ve muazzam oyunculuğu ve yakışıklılığı sayesinde Mahir’i her bölümde daha çok seviyor, benimsiyoruz. Mahir’e bu kadar güzel ruh üflediğin ve oyunculuğunla bizi büyülediğin için sonsuz teşekkürler Mert Yazıcıoğlu…

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!