tds_thumb_td_300x0
Kadınlar Günü Özel | Songül Acarerk Payaslı 🌹

Günün anlam ve önemine dizi-filmler köşesinden yaklaşmak ve Gelsin Hayat Bildiği Gibi’nin Songül’ünü neden sevdiğimizi anlatmak istiyorum bu yazıda. Kendini ezdiren, fitne fesatla özdeşleştirilen ve/ya sıkça şiddete maruz kalışı ballandırılarak gösterilen kadın karakterlerden bezdiğimiz şu dönemde, ekranda iyi yazılmış kadınlar görmek elbette çok kıymetli. Sevgili Devrim Özkan’ın canlandırdığı Songül de bunlardan bir tanesi kesinlikle. Şimdi gelin sebeplerine birlikte bakalım.

1 – Hem Cesur hem Nahif

Ne demek istiyorum hem cesur hem nahif derken? Bunların ikisi zıt kavramlar değil öncelikle, orada bi anlaşalım. İkisinin bir arada olmasının nedeni, kurgusal karakterlerde bu mixe pek rastlamayışımız aslında. Şimdi, şöyle açıklayayım. Cesur derken hiçbir şeyden korkmamayı kastetmiyorum, ki cesaret bu değildir zaten. Korkuya “rağmen” bir şeyler yapabilmek, adımlar atabilmektir. Songül’ümüz yeri geliyor çok gözükara, yeri geliyor kendini başkaları için ateşe atıyor.

Bunlar hoş, evet. Ama benim en sevdiğim cesurluk örneği duygusal olanlar. Kötü tecrübelerine rağmen birine tekrar güvenebilmesi, sevdiğini kabul edebilmesi, yaşayacağı birçok yeni korkuya rağmen başta “çok yanlış” diye tarif ettiği bir adamın elini tutabilmesi. Nahif kısmı da burada devre giriyor. Aşkını yaşarken sıkça görüyoruz Songül’ün oldukça soft taraflarını. Ne kadar ince ruhlu, hassas olduğunu. İçimizi ısıtan bir tarafı var hem güzelliğinin hem hareketlerinin.

İhanete uğradığını sandığı anda yaptıklarını da unutmayalım lütfen. O kadar yoğun bi acı çekerken bununla yüzleşmesi, Sadi’ye olan zaafını müthiş yönetmesi.. Kraliçe.

Son olarak, doğru olmadığını düşündüğü bir yola girdiğini fark ettiğinde çekip gitmeye karar vermesi de, sonrasında vazgeçip hislerine sahip çıkması da cesarettir bana göre. Göze aldıkları hep çok büyük şeyler Songül’ün.

2 – Öz Değer

Biliyorum bu konuda kat etmesi gereken yollar var ancak gerektiğinde çok da güzel fark ettiriyor bunu. Örneğin organize şubeye yeni geldiği dönemde başkomiser kendisini küçümseyince haddini bildirmesi, mesleğinde iyi olduğundan emin olarak gerekirse sizi de korurum diyerek lafını esirgememesi, kadın olduğu için bu muameleyi kabul etmeyeceğinin bir göstergesi.

Yine iş hakkında, Sadi bencilce düşünerek yorum yapıp surat astığında, onu çok sevdiği halde tebrik ve takdir beklediğini ifade etmesi, sırf o memnun olmayacak diye kendi seçtiği işinden vazgeçmeyeceğini anlatması. Tabii ki saygı ve destek bekleyecek ve tabii ki partnerini sevmek bu konuda taviz vereceği anlamına gelmiyor kadınların. 👌

3 – Anlayışlı, Komik, Şefkatli, Vicdanlı..

Bir de ketçap mayonez diyesi geliyor insanın. O kadar keyifli ki Songül’ü izlemek. Herkesin “keşke hayatımda olsa” diyeceği türden bir insan benim gözümde ve Devrim’in oyunculuğuyla böyle bir karakteri izlemeye bayılıyorum o yüzden.

Vicdan maddesine ufak bir parantez açmak gerekirse, birçok örneğini gördük ama benim bahsetmek istediğim şey çocuk mevzusu olacak. Gerçek hayatta da en hassas olduğum şeylerden biridir hakkıyla yetiştiremeyecek kişilerin evlat sahibi olmaması gerektiği konusu. Eve ilk taşındıklarında hatırlarsınız, evi gösteren adam çocuk düşünüyor musunuz diye sorduğunda şiddetle karşı çıkmıştı Songül. Hayali bile olsa güvenmediği sevmediği birinden çocuğu olması fikrinden rahatsız oluyor çünkü. Ama bir de şimdi bakın. Tüm kalbiyle sevdiği güvendiği sığındığı, yuvası olan adamla birlikte ve onun iyi bir ebeveyn olacağına inancı tam olduğu için çocuk hayali kurabiliyor. Yani ona madden ve ruhen sağlıklı bir hayat vaat edebiliyorken. Son derece önemli bir detay bu. Dünyaya bir can getirirken düşünmemiz gereken tonla şey var ve iyi şartların oluştuğunu düşünmüyorsak böyle bir karar almamalıyız fikrimce. Bunu da anlatmak istedim.

Son Söz

Hiçbir kadın, hiçbir şey “olmak” ya da yapmak zorunda değildir. Bu fikrin destekçisi ve daimi savunucusuyuz. Bu yazıda, sevdiğimiz bir kurgusal karakterin hoşumuza giden özelliklerini nacizane anlattık. Mesleği olsun olmasın, çalışmayı nerede seçerse seçsin, ilgi alanları nasıl olursa olsun, ilişkilere bakışı, hayat görüşü.. Bu sayısız kriterlerin içeriği fark etmeksizin, herhangi bir kalıba sokmadan, her kadın birey olarak kıymetli ve özeldir. Sadece var olması yeterlidir. Hiçbir sıfat, kadınlığından bir şey eksiltmez. Kadınların seçimleri için yargılanmadan özgürce nefes alıp doyasıya yaşadığı yarınlar diliyoruz. Günümüz kutlu olsun!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!