Kimdir Hayao Miyazaki? Hayao Miyazaki bir Japon manga ve anime sanatçısıdır. Miyazaki Toyotama Highschool’daki üçüncü yılında izlediği Hakujaden isimli dünyanın ilk renkli uzun metrajlı animasyon filminden çok etkilenmiş ve animasyona olan bu ilgisini çizgi roman çizeri olmaya karar vererek farklı bir boyuta taşımıştır. İyiki de bu boyuta taşımıştır. 1962 senesinde Gagushuin Üniversitesinde Uluslararası ilişkiler ve ekonomi okurken Marksist düşünceden etkilenmiş ancak 80’li yılların sonunda bu görüşten uzaklaşmıştır.
Miyazaki film çeken insanların sessizlikten korktuğunu, insanların sıkılmasından endişe ettiğini ancak önemli olanın duygular olduğunu ve bundan vaz geçilmemesi gerektiğini söyler. İnsanları sıkmamak adına sürekli birden fazla ögeyi taşıyan sahneler içeren bir filmin yorucu olduğunu düşünür ve filmlerinde Ma (boşluk) sahnelerine yer verir. Karakterin duygusunu yansıtmak onun için oldukça önemlidir.
Şimdi anime ustası Hayao Miyazakinin izlerken hiç sıkılmayacağını yaratıcı eserlerinin bazılarından bahsedelim.
Hauru No Uguko Shiro- Yürüyen Şato (2004)
Bir cadı tarafından kendisine yapılan büyüyle çevresindeki kimsenin onu tanımayacağı doksan yaşında yaşlı bir kadına dönüşen Sophie yaşadığı yeri terk eder ve büyüyü bozmanın bir yolunu bulmaya çalışır. Bu sırada Sophie yürüyen şatoda yaşayan Howl adındaki bir cadının yanına yerleşir. Bu sırada ülkede bir savaş çıkar ve ikili hem kendilerine yapılan kara büyüyü yok etmek hem de ülkelerini kurtarmak için bir mücadele içine girerler.
Gake No Ue No Ponyo- Küçük Deniz Kızı Ponyo (2008)
Sosuke annesi Lisayla birlikte deniz kenarındaki kayalıkta yaşamaktadır. Bir gün Sosuke sahile indiğinde bir şişe ve onun içine hapsolmuş bir japon balığı bulur. Onu kurtarır ve ona Ponyo ismini verir. Ancak Ponyo görüldüğü gibi sıradan bir Japon balığı değildir. Usta bir sihirbaz ve bir deniz tanrıçasının kızıdır o. Kendisini bir kız çocuğuna dönüştüren Ponyo’nun böyle bir sihir kullanması dünyayı tehlikeye atar. Birbirine aşık olan bu iki çocuk hem dünyayı kurtarmak hem de Ponyo’nun insan olma hayalini gerçekleştirmek için maceraya atılırlar.
Majo No Takkyuubin- Küçük Cadı Kiki (1989)
On üç yaşına gelen Kiki artık cadı olmaya hazırdır. Ancak önce kendisinin seçtiği bir şehirde bir sene kendi başına yaşayarak bir testten geçmesi ve kendisini ispatlaması gerekmektedir. Kiki ailesiyle vedalaşır ve süpürgesine atlayarak seçtiği şehre doğru ilerler. Deniz kenarında güzel bir sahil kasabasını seçen kiki bir pastanede işe girer ve artık onun macerası başlamıştır.
Tonarı No Totoro- Komşum Totoro (1988)
Annesi hasta olan ve hastanede kalan Satsuki ve Mei ona daha yakın olan bir eve taşınmak isterler. Kırsal bir bölgede olan bu eski evde bazı küçük varlıkların da onlarla yaşamakta olduğunu fark ederler. Evlerinin karşısındaki ormanda karşılarına çıkan büyüleyici bir ağaç onları onlardan başka kimsenin görmediği büyülü bir dünyaya sürükler.
Tenkū no Shiro Rapyuta- Gökteki Kale (1986)
Uzak bir gelecekte geçen filmde insanlar gökyüzünde inşa ettikleri uçan şehirlerde yaşamaktadır. Gerçekleşen büyük bir felaket sonucunda şehirler yerle bir olmuş ve insanlar yaşamlarına devam edebilmek için yeryüzüne inmiştir. Ancak gökyüzünde kalan son bir kişi vardır. Laputa. Gökyüzündeki yaşamdan yeryüzündekine dönmek zorunda kalan Sheeta boynundaki büyülü bir taştan dolayı kendini tehlikeli maceraların içinde bulur.
Sen to Chihiro no Kamikakushi- Ruhların Kaçışı (2001)
Chihiro ve ailesi yeni bir kasabaya taşınır. Yolculuk esnasında bir tünel fark eden aile tünalin içinden geçtiğinde fantastik bir dünyayla karşılaşır. Ancak kasabada garip bir şeyler vardır. Ailesini kaybeden ve tuhaf olaylar yaşayan Chihiro babasını kurtarmak için atıldığı korkulu bir maceraya atılır.