TV izleyicisinin yeni yeni tanımaya başladığı bir karakter olan, Ali Tekelioğlu hakkında bir şeyler söylemek istiyorum. Dediğim gibi TV izleyicisinin yeni yeni tanıdığı 4N1K sevenlerinin ise yıllardır tanıdığı bir karakter Ali Tekelioğlu.
Yıllardır kitabı okuyan insanların ona olan sevgisi, karakterin onlara verdiği duygu çok farklıdır. Her repliğini ezbere bildikleri bir karakterin yaşadığı değişime, bir türlü gösterilemeyen özene, bir tarafı tatmin etmek için yok sayılan sahnelere sevenleri belki de bu yüzden bu kadar tepki veriyordur. Biz yıllarca satır satır sevgisini okumuş, görmüş ve biliyor olabiliriz ama TV izleyicisi, kitabı okumamış ve izleyerek Ali’yi tanıyorlarken onlara bu kadar yanlış gösterilmesi bizim baştan beri karşı olduğumuz bir şeydi. Kitabın büyüsünden çıkılmayacağı söylenmesine rağmen, o büyünün zerrelerini göremiyoruz artık.
Ali’yi Ali yapan hiçbir sahnenin gerçekleşmediği gibi, gerçekleşen sahneler de baştan savma ve özensiz oluyor. Dahası Ali ile olması gereken sahneleri başka karakterde görmeye başlıyoruz. Bizim gayemiz çiftimiz kavuşsun mutlu son olsun değil; sevdiğimiz, değer verdiğimiz karakterler çirkinleşmesin, bildiğimiz, okuduğumuz gibi kalsın kâfi. Fedakarlığı, aşkı, sevgisi ve dostlarına verdiği değer ile tanıdığımız Ali Tekelioğlu, sürekli sevdiği kızı başkaları ile görüp kıskanmasından ibaret bir karakter değil. Sevdiği kız mutluysa mutlu olan Ali’yi tanıdık biz. Bu kadar çelişki görmekten bu kadar kitaptan çıkılmasından çok sıkıldık.
Sırf tepkiyi azaltmak için kitaptan koyulan bazı sahnelerin devamı çelişkilerle dolu. Bir tarafta, Yaprak mutluysa ben kazanmışımdır diyen Ali; daha bir bölüm geçmemişken Yaprak başkası ile görüşüyor diye araya mesafe koyuyor. Yazılan bu çelişkili karakter izleyicinin gözünde nasıl bir profil çizer? Yanlış tanımaya sürükler tabii ki. Bu kadar güzel seven bir karakterin bu kadar kolay harcanması bizi üzüyor. Basitleştirilmesi ve zorlama yazılan sahneleri ile karakterlere hiçbir inancımız kalmadı. Her an her karakter her şeyi yapar gözü ile bakıyoruz. Umarım bu hikayeye bu kadar değer vermiş, kitap, film ve dizi olmasında en az yazarı kadar emeği olan bu insanları daha fazla kırmaz, sevdiği karakterleri bu kadar harcamazlar. Çünkü sevdikleri karakterin bozulmasından ve mutsuz olmasındansa ölmesini tercih eder. Ali Tekelioğlu yaşarken yeterince öldürüldü.
Daha fazla acı çekmesini, yanlış yorumlanmasını görmek istemiyoruz.
Sevgiler..