tds_thumb_td_300x0
Game of Thrones 7. sezonda Neler Oluyor?

Her sene izleyicileri 10 haftalık bir kaosa sürükleyen Game of Thrones, bütçe sorunlarından ötürü bu durumu 7 haftaya indirse de bölümlerin seyirci üzerindeki etkisi gittikçe artıyor. Teori kasmaktan yorulmayan kafalar, sabahlara kadar süren analiz yazıları, videolar ve spoiler’lardan kaçmaya çalışanların meraklarına dayanamayarak hacklenen HBO’dan internete sürülen senaryoları hatim etmesi derken bir sezon finaline daha yaklaşmış bulunmaktayız.

Sezonun 7 bölüm olmasından ötürü bazı olayların hızlı gelişmesi izleyicilerin bir kısmını rahatsız etse de sinematografi her zamanki gibi dizinin hakkını fazlasıyla veriyor. Özellikle 4.bölümdeki Lannister Ordusu-Dany&Drogon&Dothraki sahnesi belki de izleyicilerin dizinin başından beri hayal ettikleri en önemli sahnelerden biriydi ve hakkıyla koltuk tepelerinde, çığlıklar atılarak izlendi.

Keza Kuzeyin Kralı Jon Snow ile Ejderhaların Anası Dany’nin tanışması da uzun süredir beklenen bir olaydı ve serinin ismi “A Song of Ice and Fire”ın bu iki karakterin simgesel anlatımının yansıması olduğu ihtimali de dizinin fanları arasında çokça konuşulan bir konu. Bölümler yine tatmin edici olay örgüleri ve repliklerle dolu olarak devam ediyor. Mesela Jon’un Dany ile tanışmasında, ikilinin amaçlarının farklılığının aralarında oluşturduğu gerginlik diyalogların da etkisiyle tam da olması gerektiği gibi aktarılmış.

Lannister’ların High Garden’ı tabiri caizse şak diye almasının tuhaflığını, Olenna Tyrell’in ölmeden önce, Jaime’nin vicdanını sorgulatan cümleleri ve Joffrey’i öldürenin bizzat kendisi olduğunu söylemesi unutturdu diyebiliriz. Melisandre ve Varys’in ölüm üzerine yaptıkları konuşma, Cersei’nin çizdirdiği dünya haritası üzerinde düşmanlarından bahsetmesi, Tyrion’ın Lannister ordusu diri diri yakılırken hissettiği acı ve Arya’nın Brienne ile dövüşürken “Bunu sana kim öğretti?” sorusuna verdiği “Noone.” yanıtı şu ana kadar yayınlanan bölümlerdeki güzel detaylardı.

Sansa ve Jon arasındaki küçük çatışmaların nereye evrileceği belli değilken Littlefinger’ın beyin yıkama seanslarına hız kesmeden devam etmesi şaşırtmadı. Stark kavuşmaları pek tatmin edici değildi ancak Arya’yı tekrar Winterfell’de görmenin verdiği mutluluk paha biçilemezdi.

Bran’ın Winterfell’e geri döndükten sonra Sansa’ya yaşadığı felaketleri hatırlatan şeyleri söylemesine başta anlam veremesek de dizinin en önemli karakterlerinden biri olması ve gördüklerine göre çevresindekilere fark ettirmeden onları yönlendirmeye çalıştığını tahmin edebiliriz. Ancak öyle bir sahne vardı ki, oyunculukları konuşturdu, elleri titretti, geçmişi hatırlattı: Chaos is a ladder. Littlefinger’ın uzun zaman önce Varys ile yaptığı bir konuşma esnasından söylediği bu söz adeta yazar George R. R. Martin’in oluşturduğu bu fantastik dünyayı yazmaya başladığı ve bitirdiği noktayı temsil eden bir cümle gibi değil mi sizce de? Littlefinger da bu seride oyunu hesapsız kitapsız oynayan, en tehlikleli karakterlerden biri. Bran ve Littlefinger arasındaki bu sahne sembolik olarak birçok izleyici için unutulmayacak sahneler arasında yerini aldı. Sezonun bitimine ise sadece 3 bölüm kaldı. Bakalım her sezon sonunda olduğu gibi bu sezon da önemli bir karakterin ölümünü izleyecek miyiz? Ne demişler: when you play the game of thrones, you win or you die.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!