Yeni yılın ilk haftasına Netflix’in 8 bölümlük mini dizisi Bridgerton’la başladım. Yazar Julia Quinn’nin Bridgerton serisi uyarlaması olan dizi 19. yüzyılın ilk yarısında İngiltere’de geçiyor.
Konusu Ne?
Londra yüksek sosyetesinde yaşayan nüfuzlu Bridgerton ailesinin büyük kızı Daphne Bridgerton ve Duke Simon arasında yaşanan aşk hikayesi çevresinde gelişen olaylar ve o dönem aynı zümreye ait genç kızlar arasında yaşanan rekabetçi evlilik piyasasına dikkat çekiyor. Dizinin anlatıcısı ve diğer bakış açısı Julie Andrews zaman zaman olayları ağzından dinlediğimiz nam-ı diğer gizemli Lady Whistledown, adeta 1800’lü yıllarin Gossip Girl’ü olarak karşımıza çıkıyor.
Neden İzlenmeli?
Yüksek tabakada yaşayan bu genç hanım ve beyler arasında yaşanan ilişkiler olayların geçtiği lüks mekan ve dekorasyonlar ayrıca dönemin moda akımlarının gösterildiği kıyafet ve aksesuarlarla kendinizi çok renkli bir dünyanın içinde kaybolmuş hissedebilirsiniz izlerken 🙂
Dizide dikkatimi çeken en önemli olaylardan biri de siyahi oyunculara yer verilmesi dönemin popüler söylemi beyaz tenin soyluluk göstergesi sayılmasının aksine dizinin önemli karakterlerini siyahi oyuncular canlandırması oldukça hoşuma giden bir detay oldu. Ve izleyen bütün kadınları kendisine hayran bırakan Duke Simon karakterine hayat veren Rege Jean Page umarım bundan sonra kendisini daha çok izleme şansı buluruz:)
Hikaye, Kitap ile Uyumlu mu?
Uyarlama bir yapım olduğundan bahsetmiştim bu yüzden okuyucu yorumlarına özellikle göz atmak istedim bir kısım hikâyede geçen karakterlerin olduğu gibi yansıtılmadığını, hayal kırıklığı yaşadıklarını söylerken diğer kısım bu değişimden memnun olduklarını dile getirmiş. Şahsen ben seriyi okumadım bu yüzden konu hakkında fikir beyan edemiyorum ama uyarlama yapımlarda birebir aktarma durumunun söz konusu olduğu bir yapıma henüz rastlamadım.
Son olarak o yıllardan bu yıllara kadına yüklenen misyon toplumsal baskı ve bakış açısı evliliği rütbe olarak değerlendirip bulunduğun tabakada yer kapma savaşı maalesef ilerleme kaydetmemiş. Eğer izlediğim dizi beni yormasın hoş vakit geçireyim kafam dağılsın diyorsanız bu British historical romance hikaye tam size göre. İyi seyirler dilerim 🙂