-Ailem yok, arkadaşlarım yok, hayatını benimle geçirmek isteyen bir sevgilim yok
+Ben varım arkadaşların var öyle deme
+Onları da bir bir kaybediyorum, seni de kaybediyorum işin kötüsü olması gereken de bu…
Fethi kendini her zamankinden çok daha yalnız hissediyordu zor zamanlarında yanında olan abisi artık yoktu…

Ama yanında her daim duran biri daha vardı

Neyse ki çok geçmeden barıştılar

Ve işte o eski neşeli günlerine geri döndüler

BONUS 1 :
Fethi’nin sinirine, kıskançlığına, sevgi ve merhametine de değinmek isterim
Bazen gerçekten de sinirlenebiliyor fakat bu siniri kendiliğinden olan bir şey değil sabrının sınırı zorlandığında elbette sinirleniyor, ki zaten onun yerinde olup da her gün o kadar terörist görsek hangimiz sinirlenmez ki?
Eylem’e olan sevgisinden dolayı her kim olursa olsun kıskanabiliyor kıskançlığını da ayrı bir seviyoruz be Fethi Kulaksız…
Bunu hep derim Fethi Kulaksız gibi sevin diye bunu en çok da ilk bölümlerden hatırlarız evet bazen sinirlenebiliyordu fakat sevgisini ister istemez belli ediyordu
Ve en sevdiklerimden birisi daha Fethi Kulaksız ve Merhameti… Din, dil, ırk ayrımı yapmadan sırf insan oldukları için onlara verdiği önemi hepimiz görüyoruz ”Nasıl yaptınız lan bunu? Nasıl kıydınız lan bunca insana? Deşmişsiniz lan insanları…”

BONUS 2 :
Fethi’nin duygularını şarkı söyleyerek bizlere de hissettirdiğini hepimiz gördük FeySu düğününde de erik dalı oynarken şöyle bir sesini duysak sizce de güzel olmaz mı?

BONUS 3 :
Fethi Kulaksız’ın kitaplara olan sevgisini hepimiz biliyoruz kitap okurken kitabın içinde yaşıyor kitap okurken sanki başka bir Dünya’ya gidiyor Fethi’nin kitaba olan bu bağlılığına karşı etkilenmemek elde midir?
”İnsanın kitap kadar sadık bir dostu yoktur.” -Ernest Hemingway
