The Flash 6.Sezon 8.Bölüm İnceleme: The Last Temptation of Barry Allen, Pt. 2

Vee hoş geldin Crisis of Infinite Earths! Toplamda beş bölüm sürecek olan crossover bölümlerinde Flash’ın yanında, Supergirl, Arrow, Batwoman, Legends of Tomorow da yer alacak. Pazar günü Supergirl ile başlayacak olan ortak bölümler sırasıyla, Pazartesi günü Batwoman, Salı günü Flash, devamında gelecek kısa bir aradan sonra, 14 Aralık Salı günü Arrow ve son olarak Legends of Tomorrow ile sona erecek. Flash kaldığı yerden devam ederken, Arrow geriye kalan son iki bölümün ardından, televizyondaki serüvenine son verecek.

Gelelim Flash’ın krizden önceki son bölümüne… Geriye ellerinde kalan 36 saati maalesef Bloodwork ile uğraşarak geçirmek zorunda kalan ekip, tabi ki de bu olayın da üstesinden geldi. Tabi sadece şimdilik…

Aslında bir açıdan bölümün anlatmaya çalıştığı şuydu: Barry tam olarak ekibi bu an için hazırlamıştı. Tıpkı Cisco’nun söylediği gibi… An gelecek Barry’i kaybedeceklerdi. O anda ekibin dağılmaması, ortaklaşa çalışması gerekiyordu. Öyle de oldu. Ayrı ayrı hareket ettiklerinde hep başarısız olmuşlardı. Alt yıldır bu işi yaptıkları halde, bu bölüm durumu anca kavrayabildiler. Garip…

İzlerken birçok serzenişte bulundum. Bunlardan bir tanesi, Frost ve Joe’nun etraftaki ‘zombi’lerle mücadelesini izlerken oldu. Neredeyse Frost’un içine Caitlin kaçmış diyeceğim ki, bu da pek yalan olmazdı. Joe yaralanınca güçlerini hatırlamış olacak ki, birçok zombiyi (Bloodwork tarafından el geçirilmiş insanlar için böyle söyleyeceğim) etkisiz hale getirdi.

Bloodwork’ün çizgi roman çizimlerini görmüştüm. Açıkçası son birkaç bölümdür o haline bürünmesini bekliyordum da. Fakat olmasa daha iyiymiş. O kadar çirkin bir şeye dönüştü ki! Biraz daha kambur, daha kalıplı ve kesinlikle iskeletten uzak bir yüzü olmasını tercih ederdim. Rengi ise daha kan kırmızısı ve siyah karışımı olsaymış güzel olurmuş. İzlediğim ilk an, sanki zorla tasarlamışlar gibi hissettirdi.

Tam Bloodwork’ün biçimine odaklanmışken, arkasında annesini gördüğüm an, acaba gerçekten hayatta mı sorusu aklımdan geçti. Barry başka bir dünyadan annesini yanına getirmiş olabilirdi. Fakat annesini sadece Ramsey’in gördüğünü anlayınca, Flash’ın, Bloodwork’ün zihnine sızarak onun hassas noktasını çekip çıkardığını anladım. Çok ama çok akıllıca bir hamleydi. O bir saniye de olsa, istedikleri boşluğu yakaladılar ve Bloodwork’ü hapsettiler.

Flas’ı Dark Flash olmaktan kurtaran, aynı zamanda Bloodwork’ün geçici olarak yenilgisini sağlayan isimlerden bir tanesi de Allegra’ydı. Bu kızı ekibe, geldiği ilk andan itibaren çok yakıştırıyorum. Başta Nash’e kızmıştım, ekibin bütün bilgilerini verdi kıza diye. Fakat ekibin içerisine bu şekilde dahil edilmesi de hoşuma gitti. Bu bölümde Dibny’i göremedik. En son dizide yaralanmıştı ve hastaneye kaldırılmıştı. Umuyorum kriz sonrası uyanmaz. Ortak bölümlerde onu görmeyi çok isterim fakat büyük ihtimal, ortak bölümlerde olabildiğince orijinal dörtlünün olmasına dikkat edecekler. Ee, tabi ekipler kalabalık. Hikayede fazla dağılmamak için böyle bir sisteme ilerleyebilirler.

Krizden sonra oldukça büyük değişimler olacak gibi hissediyorum. Ve bu bütün dizilere yansıyacak. Kayıp verecek miyiz bilmiyorum ama bence birisini öldürmeden ortak bölümleri kapatmazlar. Bu isimlerden bir tanesi Oliver Queen olabilir. Arrow’un geriye kalan son iki bölümünde, gelecek üzerine ya da geçmiş üzerine gidebilir. Bu isim Flash da olabilir, sonrasında ölümden dönebilir. Bu isim Legends of Tomorrow’dan Ray Palmer da olabilir. Kendisinin diziye devam edip etmeyeceği konusunda şüpheler vardı. Her an her şey olabilir, biz ise kesinlikle hazırlıklı olmalıyız.

Ama ne kadar hazırlıklı olsak da ben -özellikle izlediğim dizilerden- sevdiğim karakterlere veda etmeye hazır değilim. Özellikle Flash’da, Barry’nin geriye kalan birkaç saatini Bloodwork yüzünden Dark Flash olarak geçirdiği için oldukça üzgünüm. Keşke ailesiyle vakit geçirebilseydi. Ama hiç belli olmaz. Belki de Dark Flash iken yakaladığı bir nokta onun hayatını kurtaracak. Gerçekten ne olacak merak konusu…

Öyleyse, Crisis of Infinite Earths’de, görüşürüz diyelim.