The Flash 6.Sezon 6.Bölüm İncelemesi: License to Elongate

Flash, kısa da olsa bize göre uzun süren bir aradan sonra tekrar ekranlara döndü. Biraz da veda duygusu veren bir bölümdü ki, Flash’ın ölmeyeceğini bildiğimiz bir sezonda bu kadar dramaya gerek var mı hala emin değilim.

Nash Wells’in, 5.bölümün sonunda Star Labs’den öyle mi çıkışı vardı ki, gerçekten Barry’i kurtaracak bir planı var zannetmiştim. Herkesi mağaraya götürüp, ‘Monitor’ü öldüreceğim’ demekten başka bir şey yapmadı. Ekibin birbirine bakışı ise oldukça komikti. ‘Deli konuşuyor susun, konuş deli’ dercesine baktılar Nash Wells’e… Öyle artistik bir şekilde çıkmıştı ki laboratuvardan, gerçekten bir şeyler biliyor demiştim. Tek dediği şey, Monitor’ün aslında sahtekar olduğu… Bakalım bu işin sonunda kim haklı çıkacak?

İşin asıl komik olan kısmı, Barry’nin kayalıklara doğru koşmaya başlamasıydı. Bunu yapmasalardı kimsenin aklında, ‘Barry neden fazlanmadı?’ tarzında bir soru da oluşmazdı. Adam kayalığın ardında çoklu boyutların olduğundan bahsediyor ve sen fazlanarak ardına geçebileceğine inanıyorsun. Keşke kriz sonrası hayatta kalabileceğine de bu kadar inansan!

Bölümün temelinde, hikayeyi devam ettirmeye yönelik sahneler vardı. Örneğin Sue Dearborn’un gizemlerle dolu kaybı… Sue ile ilgili internette araştırma yaptığımda oldukça şaşırtıcı bilgiler buldum. DC evrenine yabancı olmayanlar bunu çoktan biliyordur. Hatta yazıyı okurken ‘yeni mi öğrendin’ demiş olabilirsiniz. Aslında sezon başından beri biliyordum da yazılarımda spoiler olmaması adına belirtmemiştim. Evet arkadaşlar, yazım buradan sonrası için SPOİLER içermektedir.

Eğer önceki bölüm yorumlarını okumuşsanız, benim Frost ile Dibny’i çift olarak çok yakıştırdığımı okumuş olmalısınız. Tabi ki bir shipimiz daha olmadı. Bundan dolayı büyük bir hayal kırıklığına uğramış olsam da, Sue ve Ralph’ın hikayesini okuduğumda çok daha farklı bir şey hissettim. Gerçek bir aşk hikayesi okuyormuş gibi oldum. Özellikle de sonunun nasıl bittiğini okuduğumda… Tam sevindim derken yine hüzünlere boğuldum.

Hatta Ralph Dibny karakterini canlandıran Hartley Sawyer bir röportajında: ‘Sue, hikayenin önemli bir parçası. Önümüzdeki birkaç bölümde  Ralph’ın büyük gizemler peşinde koşacağı, daha ön saflarda olacağı, bölümler izleyeceğiz. Bu sadece Sue’nun peşinde koşmakla ilgili olmayacak. İnsanların beklemeyeceği ve geleceğini göremeyecekleri birçok farklı şeyi birbirine bağlayacak.’

Bu da Ralph’ın gelecek sezonlarda çok daha ön planda olacağını bize gösteriyor. Sadece Elongated Man olarak değil Ralph Dibny olarak da… Bu bölümde özellikle bunun üstünde duruldu. Ralph Barry’e, gücünü ve zekasını Flash isminde taşımadığını anlatmaya çalıştı. Flash’ı Flash yapan şey, içinde bir Barry Allen taşıyor olmasıydı.

Geçen bölüm Cisco’yu ne kadar gördüysek, bu bölümde o kadar görmedik kendisini. İzlerken çok farkına varmadım fakat bölümün sonuna doğru yokluğunun farkına vardım. Bir anda tamamen diziden çıksa -Allah korusun- eksikliğini kesinlikle hissederiz.

Elindeki üç beş malzemeyle kara delik oluşturan -ki bu noktayı hala ilginç bulurum- Chester isimli karakterin ise sezon boyunca bizimle olacağını anlamış olduk. Cecile sağ olsun onu da gruba dahil etti. Önüne gelen S.T.A.R. Labs’e giriyor zaten. Keşke burada da bir S.T.A.R. Labs’imiz olsa…

Allegra ile Nash arasında ise oldukça garip bir etkileşim oldu. Flash ekibinin bütün sırlarını açığa çıkardıktan sonra -kendisine teşekkür ediyoruz- Allegra’nın kendisine yardım etmesini bekledi. Allegra’nın hemen güçlerini kullanamamasının anlaşılabilir sebepleri var elbette. Bunlardan bir tanesi, bu zamana kadar hapishanede geçirdiği sürede kendi gibi davranmaya fırsatı olamamış. Tam kurtuldum derken güçlerin kazanmış. İstemediği bir kimlik yüklenmiş ona… İkincisi ise, ona verilen fırsatı değerlendirip kendi istediği şeyi sonunda yapıyor olması… Sadece bu durumu mahvetmek istemedi o kadar.

Etkileşim kısmına gelirsek, sanırım Nash’in kendi evrenindeki kızı Allegra’nın görsel ikiziydi. Hatta kendi evreni yok olmuş ve bu yüzden de Monitor’ü suçluyor olabilir. Şu an bunu söylemek oldukça zor tabi. Benimkisi sadece bir tahmin.

Yavaş yavaş hikaye gelişmeye ve bölümler akmaya başlıyor. Umuyorum ki her şey çok daha heyecanlı bir hal alacak!