tds_thumb_td_300x0
Kuzgun 4. Bölüm | Olaylar Durulmuyor!

Merhabaaa!

Geçen hafta ilk kez yazmıştım ne kadar başarılı oldu bilemiyorum ama hadi gelin Kuzgun’un 4. bölümünü inceleyelim.

Bora Dağıstanlı ile başlayalım… Sağlam bir giriş yaptı diziye bu hafta Bora… Ne yalan söyleyeyim ben çok sevdim Bora’yı. Babasıyla olan hesaplaşmasını izledik dizinin ilk sahnelerinde belli ki baba sevgisine aç, bu yönden yara almış bir çocukluk geçirmiş ama o kadar iyi baba olmuş ki karanlık bir adam olmasına rağmen küçük Atlas ile olan ilişkileri çok tatlıydı bence… Ayrıca tuhaf bir şekilde kimseyle temas etmediğini gördük Bora’nın bunun da bir sebebi olacak mı bakalım? Toparlamak gerekirse aranan kanlardan biri tamamlandı dizide bana göre, kaliteli kötüleri severiz çünkü. Severiz değil mi?  

Kuzgun ise ilk intikamını aldı bir taşla iki kuş vurup hem Ayhan’ı hem Şeref’i öldürdü. Planı gayet güzel işliyor şimdilik, o kadar ki Rıfat’ın özel koruması olup sofrasına kadar oturabildi. Bu açıdan her şey iyi de biraz derine inersek içinde fırtınalar kopuyor Kuzgun’un ailesine özlem dolu, sevgilerine aç. Kartal’la karşılaştılar bu bölümde de Kumru’yla olan karşılaşması kadar sert olmadı neyse ki bu karşılaşma… Kartal abisini anlamayı, sabretmeyi seçiyor çünkü. İki kardeşin sahnesinde gözler doldu haliyle…  Bir de piyangodan Füsun’umuz çıktı bu arada, Kesik’in kardeşi Füsun abisinin yasını tutmaya geldi Akça’nın yanına, kendi evinde tutamıyor musun yasını Füsun? Peki peki kal bakalım neler yapacaksın izleyelim ne de olsa oğlumuz için kardeş kategorisindesin bizim için sorun yok ha kal dedik diye çok da yüz bulma sen yine de.

Dila cephesine bakalım mı bir de? Geçen bölüm Barış Arduç‘un şahane yükselişini izlemiştik, bu bölümde de Burcu Biricik‘in o harika oyunculuğuna şahit olduk. Hatice Aslan’la (Meryem) karşılıklı sahnelerinde izleyiciden büyük beğeni topladı ikili…  Dila’nın cesurca aşkını itiraf edişine şahit olduk bir de bu bölüm. Kuzgun’a doğum günü sürprizi ayarladı Büyükada’ya doğru yolculuğa çıktı Redkit ve maymunu 🙂 Dila’nın 20 yıl boyunca her doğum günü için Kuzgun’a bir hediye aldığını gördük; güldüler, şakalaştılar, mahalleden Alamancı görgüsüz bir çocuğu yâdedip eski günlere doğru yolculuk yaptılar…

 

Her şey çok güzeldi, akşam olunca da şömine başında şarap eşliğinde güzel bir sohbete başladılar… Dila “Bu hayatta her şeyin bir anlamı varmış, benim anlamım da sendeymiş.” diye başlayan güzel bir konuşma eşliğinde aşkını itiraf etti Kuzgun’a. Masallarda olsaydık keşke, üzücü şeyler olmazdı o zaman ama masalda değildik ve Kuzgun tokat gibi sözler söyleyerek çok net şekilde Dila’ya aralarında bir şey olamayacağını söyledi. AH KUZGUN! Ne gereği vardı bu kadar ağır ve emin konuşmanın?! Bu sayede ekran başında hepimiz ‘Kuzgun’un vurmalarıyla öldük.‘   

Yazıyı bitirmeden bir de bazı güzel noktalara değinmek istiyorum. Kuzgun çok güzel göndermeler yaptı geçen bölüm izleyenlerine…

İlk olarak Bora ve oğlu arasında geçen konuşmaya bakalım; Atlas babasının yanına getiriliyor, dedesinin evde olup olmadığını soruyor, babası dedesinin evde olmadığını söylüyor. Atlas babasına “Biliyorum, yaşlıların gittiği bir ülkedeymiş.” diye cevap veriyor bunun üzerine babası dedesinin öyle bir ülkede olmadığını, öldüğünü söylüyor çalışanlarına ise çok güzel bir uyarı yaparak “Eğer bir daha oğluma gerçekleri değil de hurafe anlatırsanız ikinizi de kovarım.” diyor. Çocukların birçok alışkanlığı gibi karakterleri de küçükken oluşur. Çocuk ilk yalanı, ilk hayal kırıklığını, ilk aldatılışı ve güven kaybını da ailede öğrenir birçok şeyi ilk ailesinde öğrendiği gibi. Lütfen geleceğin ebeveynleri olarak çocuklarımıza her zaman gerçekçi olmayı aşılayalım, “çocuk bu ne anlar yaaaa” deyip onları kandırmayalım…  

İkinci güzel nokta ise Dila’nın ve Kuzgun’un Büyükada’ya geçerken vapurda yanlarına gelen çiçekçi ablamızın Kuzgun’a, Dila için çiçek almasını söylemesi Kuzgun’un almaması üzerine Dila’nın kendine çiçek alışıydı. O kadar da güzel bir cümle kurdu ki bölümün en iyi repliklerinden biriydi adeta… “Kendi çiçeğimizi kendimiz alırız biz de! N’apalım? Bir erkeğe ihtiyacımız yok neticede!”

Gelelim bir diğer güzelliğe, Büyükada’ya gelen Dila ve Kuzgun arasında geçen küçük konuşmaya “Ne yapsak?” diye düşünen ikili faytonlara asla binmeyeceklerini belirttiler. Yazımı burada noktalarken bir şey daha söyleyip gidiyorum. Hayvan dostlarımızı koruyalım lütfen, onlar bize muhtaçlar onlara gelecek her kötülükten esirgeyelim kendimizi.

Okuyan herkesin gözlerine sağlık, teşekkürler sabrınıza, görüşmek üzere!

Kuzgun 4.Bölüm 2. Fragmanı Yayımlandı!

Merhabalar!😌 Çarşamba akşamlarına yeni yeni ısınan, heyecanı yüksek dizimiz Kuzgun’un 4.bölüm 2.fragmanı çıktı. Bora babasını bu hale getirenlerin peşinde. Onları bulup İstanbulla birlikte yakmaktan söz ediyor. Acaba Kuzgun’a dair bir iz bulabilecek mi? Ali yine Kuzgun’un yakasında. Kesik’in kardeşine ulaşmış bakalım ne yapacak? Kuzgun’un kendince oturttuğu intikam planı yolunda ilerleyebilecek mi? Meryem başta olmak üzere ailesi onca yılın ardından Kuzgun’a kollarını açmak istiyor. Bu kadar basit mi? Kuzgun kararlı duruşundan ailesine taviz verecek mi?

Dila Kuzgun’a aşık olduğu adam gözüyle mi yaklaşacak yoksa onun gibi bir yabancı misali mi? Kuzgun fragmanda Dila’yı boğazını sıkıyor. Gerçek değildir diye ilk düşüncem ama. Acaba yaşadıkların dolayı Dila’yı farklı biri mi gördü bir an? Kriz geçiriyor da olabilir. Çünkü fragmanın başında da çocuk hali gözünün önüne geliyor, yerde silah falan filan. Bakalım neler olacak? Hepsi ve daha fazlası için adresiniz çarşamba günü Kuzgun… 

error: Korunan İçerik!