Gangubai Kathiawadi: Görmezden Gelinen Kadınların Hikayesi

Gangubai Kathiawadi: Görmezden Gelinen Kadınların Hikayesi

Sanjay Leela Bhansali denilince aklıma hikayeden önce görkemli setler, parlak ve pahalı eşyalar, müzikler ve unutulmaz güçlü kadın karakterler geliyor.

Onun filmleri masalsı bir estetiğe sahip olsa da Gangubai Kathiawadi anlattığı en sert ve gerçekçi hikayelerden birisi. 

Sanjay Leela Bhansali bu kez romantik bir aşk hikayesini değil, güçlü bir kadının hayat mücadelesini ve feminist devrimi merkezine alıyor.

2022 yapımı Gangubai Kathiawadi filmi, 1950 ve 1960’ların Mumbai’sinde, Kamathipura’nın dar sokaklarında geçen ve zamanla “mafya kraliçesi” olarak anılacak bir kadının dönüşümünü anlatıyor.

Başrolü Alia Bhatt tek başına üstleniyor. Alia’ya Ajay Devgan, Vijay Raaz, Jim Sarbh, Shantanu Maheswari ve Indira Tiwari yardımcı rollerde eşlik ediyor.

Film, Ganga’nın henüz çok gençken sevdiği adama inanıp evden kaçmasıyla başlıyor. Küçük bir şehirde film yıldızı olma hayallerine kavuşacağını sanan Ganga, sevgilisi tarafından kandırılıp Kamathipura’daki bir geneleve satılıyor.

Artık eski hayatına geri dönüşünün olmayacağını acı bir şekilde anlayınca hiç istemese de genelev ortamına uyum sağlamaya çalışıyor ve bu düzenin içinde ayakta kalmayı öğreniyor. 

Hatta sadece kendi için değil, genelevdeki diğer kadınlar ve çocuklar için de mücadele ediyor. Bir gece bir müşterisiyle yaşadığı korkunç olay Ganga’nın hırslanmasına neden oluyor ve Ganga yavaş yavaş yer altı mafya dünyasına giriş yapıyor.  Böylelikle sessiz Ganga güçlü Gangubai’ye dönüşüyor. 

Filmin en sevdiğim yönlerinden birisi, merkezine aldığı kadın karakteri tek bir kalıba sokmaması. Gangubai, erkeklerin hakim olduğu dünyada hayatta kalmaya çalışan bir kadın. Yönetmen onu iyi veya kötü diye etiketlemeye çalışmıyor.

Bhansali’nin filmlerinde karakterler genellikle biraz abartılmış oluyor fakat Gangubai yaşadığı ortama ayak uydurmaya çalışan bir kadın tam olarak gri bir karakter. Öyleki yaşadığı korkunç şiddet olayı onu yer altı mafyasıyla işbirliği yapmaya kadar götürüyor.

Bana göre filmi özel kılan sebeplerden birisi de herhangi bir acındıma olmaması… Evet yaşanılan olaylar yeterince korkunç ve acı verici fakat Gangubai kurban olarak yansıtılmıyor. Aynı zamanda idealize edilip kahraman gibi de sunulmuyor. Gangubai sadece dışlanan, aşağılanan kadınların ve çocukların en temel haklarını savunuyor ”yaşama hakkı ve eğitim hakkı”..

Gangubai Kathiawadi‘yi sıradan bir biyografi filminden ayıran nokta da anlatılan mücadelenin bireysel olmaktan çıkıp toplumsal bir sorun haline gelmesi. Film boyunca kadınların ve çocukların ataerkil sistemde nasıl görmezden gelindiği gösteriliyor. Fakat bunu didaktik bir dille sert sloganlar atarak klişe şekilde sunmuyor, sadece olanı göstererek seyircide rahatsızlık hissi uyandırıyor.

”Bacaklarını sıkıca bağlayın. Erkeklere asla güven olmaz, ceset bile olsa.”

Filmi izlerken en dikkatimi çeken bir diğer şey ise Alia Bhatt‘ın performansı oldu. Tabiki Alia’nın ne kadar yetenekli bir oyuncu olduğunu biliyorum bunu çok kez kanıtladı fakat Gangubai’yi oynarken onun bilmediğim bir tarafıyla da karşılaşmış oldum. Film haberi ilk duyurulduğunda Alia’nın otoriter genelev kraliçesi rolü için küçük kalacağını söyleyenler vardı fakat Alia bu eleştirilere kulağını tıkayıp ortaya harika bir karakter çıkarmış. Gangubai’nin başlardaki kırılganlığı ile zamanla kazandığı özgüven arasındaki geçişi sesine ve bedenine de yansıtmış. Başlarda Ganga’nın kırılgan ve titrek sesi zamanla kendinden emin ve güçlü bir tona dönüşüyor. Özellikle bakışlarını ve beden dilini kullanma biçimi dikkat çekici; bağırmadan, büyük jestler yapmadan, kendini paralamadan oynuyor. Gangubai’nin gücünü gösteren sahnelerde bile abartıya kaçmıyor, karakteri büyütmek yerine derinleştiriyor. Öyleki bu rol, Alia Bhatt’a aday olduğu bütün ödülleri kazandırdı. Sektörde daha ciddiye alınan bir oyuncu oldu.

Raziabai ise filmin en önemli bir diğer karakteri. Gangubai’nin en büyük rakibi olan Raziabai trans bir genelev kraliçesi. Karakteri canlandıran Vijay Raaz, alıştığımız erkek rollerinin dışına çıkarak, güçlü bir trans kadını canlandırıyor. Kısa ama etkili sahnelerle filmin en kilit karakterlerinden birisine hayat veriyor. Raziabai sahneye girdiği an filmin bütün dengesi değişiyor.

Kısaca; Gangubai Kathiawadi, bu yazıda anlattıklarımın çok daha ötesinde, içinde pek çok duyguyu ve hikayeyi barındıran bir film. Bollywood’u işte bu yüzden çok seviyorum; kadınların hayatlarını, acılarını, mutluluklarını ve dönüşümlerini bu kadar gerçek, olduğu gibi anlatabildiği için. Birbirlerinden başka kimsesi olmayan kadınların dostlukları, Gangubai’nin yaşadığı aşkı, fedakarlıkları ve Bhansali sinemasına özgü müzikleri, danslarıyla bence herkesin önyargısız bir şekilde izlemesi gereken bir başyapıt. İzlemek isterseniz Netflix’de rahatlıkla bulabilirsiniz.

”Şerefli yaşayın. Hiçbir şeyden korkmayın. Ne polis, ne meclis üyesi, ne bakan, ne de bir pezevenk. Kimseden korkmayın. Kadınlar güçlü, varlıklı ve zeki olduklarında erkekler kendilerini ne kadar üstün hissedebilir?”

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

error: Korunan İçerik!