tds_thumb_td_300x0
Kore Dizilerine Giriş 101

Yaklaşık dokuz yıldır Kore dizisi izleyen biri olarak “Neymiş ya bu Kore dizileri?” diye merak edip nereden başlayacağını bilemeyenler için bir rehber hazırlamaya karar verdim. Öncelikle belirtmeliyim ki ben ve benim başladığım zamanda Kore dizisi izlemeye başlayanlar bugün size tavsiye edeceğim dizilerden başlamadık. Bizim zamanımızda popüler olan ve herkesi Kore dizilerine başlatan üç dizi vardı. Ancak bu dizilerin yapım yılı eski olduğu için şimdi zevk almayacağınızı düşündüğümden yapım yılı günümüze daha yakın olan diziler seçtim. O zaman buyurun Kore Dizilerine Giriş 101 dersimize. Arkanıza yaslanın ve dersin keyfini çıkarın.

Weightlifting Fairy Kim Bok Joo

İlk dizimiz tam bir gençlik dizisi olan ve içinizi kıpır kıpır edecek olan Weightlifting Fairy. Dizi aynı okula giden ve aynı zamanda ilkokul arkadaşı olan Kim Bok Joo ve Jung Joon Hyung’un hayatını ve aşkını anlatıyor.

Kim Bok Joo ( Lee Sung Kyung) üniversitenin Beden Eğitimi bölümünde ikinci sınıf öğrencisi olan bir haltercidir. Eski bir halterci olan babasının izinden gitmektedir. Sevimli bir yapısı olan Bok Joo adaletsizliğe dayanamadığı için başını sıkça belaya sokmaktadır. Bir gün bir doktora aşık olur .

Jung Joon Hyung ( Nam Ju Hyuk) Bok Joo ile aynı üniversiteye giden ve ikinci sınıf öğrencisi olan bir yüzücüdür. Ayrıca Bok Joo ile ilkokuldan arkadaşlardır. Okulda yakışıklılığı ve yeteneği ile dikkatleri üzerine çekse bile hayat onun için pek kolay değildir. Kuraldışı yaptığı başlangıç sonucu diskalifiye olunca çok zor günler yaşar ve bu tramvayı atlatması pek kolay olmaz.

Dizi on altı bölümden oluşuyor ve sizi gençlik rüzgarına kaptırıp aşkın büyüsüyle büyülüyor. Dizinin yan karakterleri de pek eğlenceli. Özellikle Kim bok Joo’nun arkadaş grubu yüzünüzü epey güldürüyor. Ayrıca bu dizi en sevdiğim kadın oyunculardan olan Lee Sung Kyung’un dizisi olması yönünden benim için çok özel. İzlememin üzerinde çok zaman geçmiş olsa bile hâlâ yüzümde bir tebessümle hatırlıyorum diziyi. Umarım siz de benim kadar seversiniz ve sizin için Kore dizilerine  güzel bir başlangıç olur.

Descendants of the Sun

Diğer dizimiz yayınlandığı dönemin en ses getiren dizilerinden biri olan Descendarts of the Sun. Bu dizi alıştığımız Kore dizilerinden birazcık daha farklı. İçinde elbette aşk var ancak başrollerimiz bir asker ve bir doktor.

Kang Mo Yeon ( Song Hye Kyo ) özel bir hastanede çalışan iyi bir doktordur. Aslında ameliyathanelerden çıkmayan bir doktorken televizyonda tıp alanında yapılan bir programda yer alınca ülkenin tanınan yüzlerinden biri olur ve kendini hastanenin VIP hastalarıyla ilgilenirken bulur. Ancak hastanenin sahibiyle aralarından bir sorun yaşanınca gönüllülerle birlikte Uruk’a gönderilir.

Yoo Shi Jin ( Song Joong Ki ) özel kuvvetlerde görev yapan bir askerdir. Yurt dışı görevlerine çıkan Shi Jin takımının lideridir. Big Boss lakabıyla anılan Shi Jin bir gün hastanede Kang Mo Yeon ile tanışır ve ilişkileri zamanla farklı bir boyut kazanmaya başlar.

Descendants of the Sun esas çiftin yanında ikinci çiftiyle de dikkat çeken bir dizi. Özel kuvvetlerde subay olan ve Yoo Shi Jin’in en yakın arkadaşı olan Seo Dae Young ( Jin Goo ) ile generalin kızı ve orduda çalışan bir doktor olan Yoon Myeong Joo ( Kim Ji Won ) ‘un aşkı diziyi güzel kılan önemli bir etken.

Dizinin çekildiği mekanların güzelliği de es geçilemeyecek bir konu. Öyle ki dizi bittikten sonra dizinin çekildiği mekanlar turistler akınına uğramış. Yani sırf görsel şölen için bile izleyebilirsiniz canım. On altı bölümden oluşan Descendants of the Sun  kalitesi ve hikâyesinin güzelliği ile iyi bir başlangıç dizisi olacaktır. Bir kova patlamış mısır eşliğinde keyifle izleyeceğinize garanti verebilirim.

Eulachacha Waikiki

Son dizimiz ise gülmekten karnımı ağrıtan dizi Eulachacha Waikiki (Dizinin ismini doğru yazmak için çok uğraştığımı itiraf ediyorum. 😀 ) Dizi Itaewon’da iflas etmek üzere olan bir konukevinin üç sahibinin hikâyesini anlatıyor. Birlikte film çekme hayalleri kuran bu üç kafadar bir gün konuk evinde kimsesiz bir bebek bulurlar ve bu olaydan sonra hayatları farklı bir yola girer.

Kang Dong Goo ( Kim Jung Hyun ) film yönetmeni olma hayalleri kuran bir adamdır. Ancak geçimini sağlamak için fotoğrafçılık yapmaktadır. Üç yakın arkadaşıyla Waikiki konuk evini açarlar ancak işler hiç iyi gitmemektedir.

Lee Jun Ki ( Lee Yi Kyung ) babası gibi ünlü bir oyuncu olma hayalleri kuran bir adamdır. Ancak oyunculukta yükselmek tahmin ettiğinden de zordur. Yaşadığı talihsiz olaylar onu sürekli komik durumlara düşürmektedir. Waikiki konuk evinin diğer sahibidir.

Bong Doo Sik ( Son Seung Won ) senarist olma hayalleriyle Seul’e gelen genç bir adamdır. Geçimini sağlamak için part time işlerde çalışmaktadır. Aynı zamanda Amerikan başkanının uzaylı olduğu bir hikâye yazmaktadır. Waikiki konuk evinin üçüncü sahibidir.

Yoon A ( Jung In Sun ) üç kafadarın hayatına giren bebeğin bekar annesidir. Bebeği ile Waikiki konuk evine taşındıktan sonra hepsinin hayatı değişmeye başlar.

Dizinin en güzel yanlarından biri bebek oyuncu. Öyle tatlı ki sırf bebeği izlemek için bile diziyi izleyebilirsiniz. Yirmi bölümden oluşan Eulachacha Waikiki gülme krizine gireceğinizi garanti ettiğim bir dizi. Umarım severek izlersiniz.

Evet Kore Dizilerine Giriş 101’in ilk dersinin sonuna geldik. Umarım önerdiğim diziler ile Kore dizilerine güzel bir başlangıç yaparsınız. İkinci derste görüşmek üzere.

Sevgiyle kalın..

İntikam ve Adalet Arasında Bir Hayat : Lawless Lawyer

İntikam almak için ne kadar ileri gidersiniz? Peki adaletli bir intikam mümkün müdür?

İntikamın soğuk yenen bir yemek olduğunu söylerler. Kişi öfkesini içinde saklayıp günden güne büyüterek ve her şeyi en ince ayrıntısına kadar planlayarak soğuk ama tatmin edici bir şekilde alır intikamını. Kanunsuz Avukat Bong Sang Pil’in yaptığı da tam olarak bu. Tek bir farkla onun intikamı aslında adalet.

Kanunsuzlar şehri Gisung, kanunsuz bir avukatın adalet arayışının merkezi haline gelir. Geçmişinin yaralarını sarmak ve annesinin intikamını alıp adaleti sağlamak tek amacı haline gelen Bong Sang Pil’in karşısında ise şehrin en güçlü isimleri vardır. Üstelik Bong Sang Pil düşmanlarının karşısında neredeyse yalnız ve güçsüzdür. Peki bütün bu zorluklara rağmen Bong Sang Pil intikamını  alıp adaleti sağlamayı başarabilecek mi?

Bong Sang Pil (Lee Joon Gi) bildiğiniz avukatlardan değil. O, kanunsuz bir avukat. Önceden bir çetenin üyesi olan Bong Sang Pil, adaleti sağlamak için yumruklarını kullanan bir avukattır. Seul’de başarılı bir avukat olarak çalışırken kendisine gönderilen bir defter sayesinde annesinin intikamını almak için çocukken ayrılmak zorunda kaldığı Gisung’a  geri döner. Açtığı Kanunsuz Hukuk Bürosu’nda adaleti sağlamak için kolları sıvar ve yanına Gisung’da güvenebileceği tek insanı çeker; Ha Jae Yi.

Ha Jae Yi ( Seo Ye Ji) adalete her şeyden çok inanan iyi bir avukattır. Ancak bir gün adalet için bir hakime saldırır ve avukatlığı askıya alınır. Yaşadığı bu kötü olaylardan sonra memleketi Gisung’a dönen Ha Jae Yi, Bong Sang Pil ile tanışır ve onun hukuk bürosunda çalışmaya başlar. Ancak Ha Jae Yi, Bong Sang Pil’in inandığı her şeyi kökünden değiştireceğinden habersizdir. İkilinin sürekli atışmayla devam eden ilişkisi önce dostluğa,ardından da aşka evrilirken ikisi de geçmişlerinin acılarıyla yüzleşmek zorunda kalır.

Bilen bilir, bir hikâyenin kalitesi kötü adamlarından belli olur. Bu dizinin kötü adamları da bunu kanıtlıyor.Akıl almaz derecede ince ve uzun vadeli şekilde hazırlanan planlara şahit oldukça adeta kanınız donuyor. İyi bildiğiniz karakterlerin kötülüğüne,kötü bildiğiniz karakterlerin de iyiliğine şahit oluyorsunuz. Özellikle dizinin mahkeme sahneleri öyle kaliteli ki sanki mahkemedeymişsiniz gibi soluksuz izliyorsunuz sahneleri.

Ben özellikle oyuncuların muazzam performanslarına değinmek istiyorum. Hepimizin Moon Lovers dizisiden tanıdığı Lee Joon Gi’nin (Bong Sang Pil) o serseri ama aynı zamanda da aklı başında halleri,dövüş sahnelerindeki ağzımızı açık bırakan performansı ile adeta bizi mest etti. Ayrıca kötü adamlarımızdan Choi Min Soo (An O Joo) performansı ile bizi kendisinden  baya bir nefret ettirdi. Özellikle karakterin ses konu kulaklarıma yastık kapatıp “Artık sus.” diye bağırmak istememe ve birkaç bölüm konuştuğu yerleri sessiz izlememe sebep olsa bile oyunculuğuna hayran kalamadım dersem yalan olur.

Dizi hukukla sarmalanmış bir intikam hikâyesini anlatıyor. Karakterlerin ve hikâyenin işlenişi ile türünün en güzel örneklerinde biri. Dizinin en sevdiğim yanlarından biri izledikçe intikam,adalet ve hukuk kavramlarını size sorgulatması. Hatta hukukla yapılan bütün o kötülükleri gördükten sonra “Acaba gerçekte bunlar gibi daha ne kötülükler yapılıyordur kanunla?” diye düşünüp durdum bir süre. Lawless Lawyer aynı zamanda yardımcı karakterleri ve eğlenceli sahneleriyle de sizi kendisine hayran bırakıyor. Kanunsuz Hukuk Bürosu’nun o deli dolu çalışanları, Bong Sang Pil’in sağ kolu Tae Gwang Soo, ketum ama aynı zamanda merhametli savcı amcamız diziye ayrı bir renk katıyor. Dizi havalı avukatları,hukuku,intikam hikâyelerini sevenler için biçilmiş kaftan.Ben özellikle dizinin kamera arkalarını da izlemenizi öneriyorum. Bölümlerde izlediğiniz o stresli sahnelerden sonra öyle tatlı geliyor ki kamera arkası… Şimdiden iyi seyirler.

Sevgiyle kalın.

Zamanda Gizemli Bir Yolculuk: Life On Mars

Bir gün uyandığınızda kendinizi 30 yıl öncesinde bulsanız ne yapardınız? Peki 30 yıl öncesine gitseniz bile yakalamanız gereken bir katil varsa?

Dedektif Han Tae Joo bir sabah huzursuz düşlerinden uyandığında, kendini yatağında korkunç bir haşereye dönüşmüş olarak bulmadı. Geçirdiği bir kazadan sonra uyandığında 1988 yılındaydı ve zamanda nasıl geriye gittiğiyle ilgili en ufak bir fikri yoktu. Sersem sersem sokaklarda dolanırken kendini polis karakolunda buldu. Üstelik yeni gelen dedektif olarak… Han Tae Joon bu deli ekibe ayak uydurup katili yakalayabilecek mi? Peki kendi zamanına dönmeyi başarabilecek mi?

Life on Mars, gizemli bir tarih dizisi. İzlemeye başladığınız andan itibaren konusu, mekanları ve oyuncuların mükemmel performanlarıyla sizi sarıp sarmalıyor. Seksenli yıllarda Güney Kore’nin havasına şahit olurken ekibin eğlenceli halleriyle kahkahalara boğuluyorsunuz. Han Tae Joon’un amiri Kang Dong Cheol (Park Sung Woong) ile hırgürlü dostluğu ise dizinin en güzel yanlarından biri. Her eve lazım Memur Yoon’un ( Ko Ah Sung) tatlılığı ve yeteneği de hikâyeyi daha da güzelleştiriyor.

Dizinin en güzel yanlarından biri ise gerilim hiç düşmüyor ve gizem her zaman korunuyor. “Hah.İşte şimdi her şey çözüldü.” diyorsunuz ve yanıldığınızı şaşkınlıkla fark ediyorsunuz. Özellikle bölümlerin bitişi muazzam. Ve benden duymuş olmayın ama 8.bölüm öyle efsane bir bölüm ki sırf o bölüm için bile dizi izlenir. Ve her şeyin yanında Jung Kyoung Ko’nun mükemmel oyunculuğu şapka çıkarttırır. Dilerim böyle gizemli ve muazzam dizilerin sayısı artar ve biz de doya doya izleriz.

Sevgiyle kalın 🙂

Yabancı Dizi Önerisi Why Secretary Kim

SEKRETER KİM’İN SORUNU NE?

Merhabalar.Bu benim ilk yazım. O yüzden biraz heyecanlıyım. Sürç-i lisan edersem affola. Bugün son zamanlarda göz bebeğim olan bir diziden bahsedeceğim size,Why Secretary Kim. Konusuna ufak bir bakış atacak olursak dizi narsist bir CEO olan Lee Young Joon ile onun mükemmel sekreteri Kim Mi So’nun iş arkadaşlığından aşka evrilen hikâyelerini anlatıyor. Peki kim bu Lee Young Joon ile Kim Mi So?

CEO Lee Young Joon / Park Seo Joon

CEO Lee, ailesinin şirketinin başına geçen evin ikinci oğludur. Yakışıklılığı,zekası ve zenginliği ile herkesin dikkatini üzerine çeken Young Joon’un tek kötü özelliği narsist oluşudur. Her şey yine mükemmel giderken sekreteri Kim Mi So’nun istifa etmesi üzerine neye uğradığını yaşırır. Gerçekten Sekreter Kim’in nesi vardır?

Kim Mi So / Park Min Young

Dokuz yıldır Young Joon’un sekreterliğini yapan Kim Mi So artık patronu kadar mükemmel bir çalışandır. Deyim yerindeyse Young Joon “Leb.” demeden leblebiyi anlar ve işini mükemmel şekilde yerine getirir. Ancak böylesine iyi bir işe ve mükemmel bir patrona sahipken birden bire neden işi bırakmak ister? Ve Kim Mi So ile Lee Young Joon’un tanışıklığı sadece dokuz yıldan mı ibarettir?

Şu an güncel olarak yayınlanmakta olan ve on altı bölümden oluşan dizi bir webtoondan uyarlama. Konusu itibariyle de biraz klişe gelse de oyuncuların performansı ve kimyası ile dizi bir görsel şölene dönüşüyor. Dizinin yan karakterleri de bir o kadar komik ve ilgi çekici. Dizide eğlenceli ve pinti çalışanlardan CEO Lee’nin kankası müdüre,ıslak odunla dövülecek yazar abiden dünya tatlısı ebeveynlere kadar ne ararsanız var. Bütün bunların yanında dizinin ostları da çok güzel. Özellikle It’s You ve Because I Only See You benim favorilerim. Sözün özü eğer bu sıcak yaz günlerinde kalbinizi ısıtacak bir diziye ihtiyacınız varsa Why Secretary Kim bunun için biçilmiş kaftan. Yeni bir yazıda görüşmek üzere. Sevgiyle kalın.

error: Korunan İçerik!